Kariyerinize profesyonel anlamda en fazla katkıda bulunacak olan özelliğiniz nedir sizce? Bilgisayar becerileriniz, iki dil bilmeniz veya bölümü birincilikle bitirmeniz mi? Sanırım hiçbiri değil. Mülakata girdiğiniz andan itibaren, tüm iş hayatınız iletişim üzerine kurulu.
Günün neredeyse tamamını iş arkadaşlarıyla, müşterilerle ve üçüncü kuruluşlarla iletişim kurarak geçiyoruz. Plan yapmak için, ilişki kurmak için, problemlere çözüm bulmak için, fikir sunmak ve geliştirmek için, tartışmak için, pazarlamak için…
İletişim becerilerimizin yaptığımız iş açısından ne kadar önemli olduğunu göz önünde bulundurursak, ve iletişimin sosyal hayatımızın temel taşı olduğunu, iş yerlerinde kurulan iletişimin oldukça nitelikli olduğunu varsaymamız gerekir. İşyerinde profesyonel bir iletişim kurulduğunu ve belli bir eğitim ve kültür seviyesindeki insanların iletişim becerilerinin oldukça gelişmiş olduğunu düşünüyoruz. Fakat durum pek de iç açıcı görünmüyor. Genellikle iş yerlerinde çok zayıf bir iletişim ağı var. İş yerinde geçen konuşmalar önemli konuların göz ardı edilmesine, ilişkilerin zedelenmesine, insanların çabalarının boşa gitmesine ve duygularının incinmesine sebep oluyor. Birbirimizle iletişim kurmayı bilmiyoruz.
Yurtdışında yapılan bir araştırmaya göre; çalışanların yüzde 90’ından fazlası iş yerindeki iletişimin güçlendirilmesi gerektiğini düşünüyor. Aynı araştırma işyerinde geçen konuşmaların yarısının yanlış anlaşılmalara ve karışıklığa sebep olduğunu gösteriyor. Zayıf iletişim yüzünden ortaya çıkan problemlere sanırım hiçbirimiz yabancı değiliz.
İyi iletişim kurabilmenin yolu diyalog sırasında üstlenilen ‘Anlatan ve Anlayan’ rollerinden geçiyor. Bir konuşma sırasında normal şartlarda ‘Anlatan’ ve ‘Anlayan’ rolleri değişebilir, değişmelidir de, fakat her iki katılımcı da aynı anda ‘Anlatan’ rolünü üstlenmeye kalkığı zaman sorun çıkıyor ve iletişim kurulamıyor. İletişim kurmadaki en büyük sorunumuz dinlemekle ilgili. Anlatan rolünde oldukça başarılıyken, anlayan rolünde pek başarılı olamıyoruz. Diyalog, monolog’un tersine, en üretken ve faydalı konuşma biçimi olarak tanımlanır. ‘Etkileşim iki taraflıdır; beraber dans eden ya da müzik yapan insanlar gibi.’ Bunun gerçekleşebilmesi için dört koşul gerekiyor;
İnsanlar sıralarını beklemeliler. İletişimi öldüren en önemli faktör, bir insanın karşısındakine hiç fırsat vermemesidir, iletişim kurmaya çalışırken; konuşulacak konuları belirleyen ve sürekli konuşan bir insandan daha zararlı bir şey yoktur.
İnsanlar birbiriyle bağlantı kurmalılar. B konuştuğunda A’nın biraz önce söylediği şeyle bir bağlantılı olmalıdır.
İnsanlar birbirlerine açık fikirli yaklaşmalılardır. İnsanlar alıcılarını kapayıp konuşmaya girerlerse, o konuşmadan hiçbir şey çıkmaz. Karşınızdakinin fikirlerini kabul etmek zorunda değilsiniz, fakat başkalarının fikirlerine değer vermek, en azından başka bakış açıları edinebilmek ve gelişmek için gereklidir.
İnsanlar ortak bir amaç çevresinde toplanmalılar. Konuşmadan en yüksek verimi alabilmek için, herkesin ortak bir amaç çevresinde birleşmiş olması gereklidir.
İletişim ister özel hayatımızda olsun, ister iş hayatımızda, ‘sosyal bir hayvan’ olarak insanın en önemli aracıdır. Başarılı bir kariyer için gerekli olan temel beceri iletişimdir, gerekli diğer becerileri mümkün kılan ve kolaylaştıran da yine iletişimin kendisidir.
Yorum yapmak ister misin?