111 yıllık tarihçesiyle Turkish Bank Grubu, 2012 yılında Türkiye’de organizasyonel değişim ve yeniden yapılandırma çalışmalarına ağırlık verdi. Türkiye genelinde 19 şubesiyle hizmet veren Turkish Bank’ın İnsan Kaynakları Direktörü Büşra Özkan, firmanın butik işe alım politikalarına değindi.
Turkish Bank; Türkiye, KKTC ve İngiltere olmak üzere üç ülkede toplam 47 şubesi, 1 milyar 250 milyon Amerikan Doları aktif büyüklüğü ve 250 milyon Amerikan Doları özkaynağı bulunan Turkish Bank Grubu bünyesinde yer alıyor. Banka, Turkish Yatırım A.Ş, Turkish Finansal Kiralama A.Ş, Turkish Faktoring Hizmetleri A.Ş olmak üzere üç iştiraki ile faaliyet gösteriyor. Grup, Türkiye’deki faaliyetlerine 1982 yılında Kıbrıs’ta kurulu olan Türk Bankası’nın İstanbul şubesini açarak başladı. 1988 yılında ikinci şubesini İzmir’de açan Türk Bankası, bir sonraki yıl Mersin şubesiyle Türkiye’deki hizmet ağını genişletti. Grubun Türkiye operasyonları, 1991’de yabancı banka statüsünden çıkarak Turkish Bank olarak ayrı bir tüzel kişilik kazandı. Firma, İnsan Kaynakları yönetiminde adil, şeffaf, İnsan Kaynakları alanındaki uygulama ve gelişmeleri sürekli takip ederek yenilikleri bankaya adapte etmeye çalışan, açık iletişimin ön planda olduğu bir politika izliyor. Banka, şu anda Türkiye genelinde 19 şubesi ve 261 çalışanıyla kurumsal, ticari ve bireysel bankacılık alanlarında hizmetlerini sürdürüyor. Turkish Bank İnsan Kaynakları Direktörü Büşra Özkan, bankanın organizasyonel değişim sürecinde yaptıkları çalışmaları ve yeniden yapılandırma aşamasında hayata geçirdikleri projeleri anlattı.
Organizasyonel değişimle yeniden yapılandık
Bankamızın 2011 yılında yaşadığı yönetim değişikliği doğrultusunda, 2012 bizim için organizasyonel değişim ve yeniden yapılandırma yılı oldu. Bu kapsamda bankamız üst ve orta kademe yöneticileri, şube müdürleri, genel müdürlük ve şubelerimizde görev alan çalışanlarımızın katılımıyla bankamızın misyon, vizyon ve kurumsal değerlerini yeniden yapılandırdık. Eşzamanlı olarak yoğun bir şekilde organizasyonel değişim sürecinde aktif rol aldık. Organizasyonel değişim konusu uzun zaman dilimine yayılan, oldukça hassas yönetilmesi ve takip edilmesi gereken zor bir süreç olarak karşımıza çıkıyor. Bu zorlu yola çıkarken biz de ilk adım olarak “Ortak Hizmet Kültürü” oluşturmaya odaklandık. Mevcut çalışanlarımızın ve organizasyonel değişiklikler sonrasında ailemize katılan yeni çalışanlarımızın bankamız misyon, vizyon ve kurumsal değerleri çatısında, ortak dilde, ortak akılda, ortak hizmet kültüründe buluşmasını hedefledik. Bu nedenle, bankamıza özel “Müşteri Odaklı Hizmet Kültürü” eğitim programını, danışman firma işbirliğiyle bankamıza özel olarak oluşturduk ve tüm banka çalışanlarımızın katılımını sağladık. Tabii ki karşılaştığımız zorluklar oldu ancak üst yönetimimizin “Açık Kapı” politikasına ve “Ortak Akıl”a inanmasının, hassasiyetle, proaktif olarak uygulamasının bu dönemde karşılaştığımız zorlukları aşmaktaki en önemli rolü oynadığına inanıyorum.
Sürdürülebilirlik çok önemli
Şimdi, temellerini hep beraber attığımız müşteri odaklı hizmet kültürünün, yerleştirilmesi ve sürdürülebilirliği üzerine yoğunlaşıyoruz. Önümüzde uzun bir yol var. Tüm bu çalışmalar oldukça zengin geribildirimleri, aksiyon planlarını ve projeleri beraberinde getirdi.
İnsan Kaynakları yönetimi olarak misyonumuzu; iş kollarımızın stratejik iş ortağı kimliğiyle hareket ederek bankanın hedeflerine ulaşabilmesi ve stratejilerini uygulayabilmesi için gerekli olan güncel, etik, adil ve şeffaf İnsan Kaynakları politikalarını geliştirmek, uygulamak ve sürdürülebilirliğini sağlamak olarak belirledik.
2013 yılı yoğun bir işe alım dönemi olacak
Yeniden yapılandırma çalışmaları, 2012 yılında 285 mülakat ve 44 işe alım ile oldukça yoğun bir işe alım dönemini de beraberinde getirdi. 2013 yılında da yoğun olarak işe alım faaliyetlerimize devam ediyoruz. Bu yoğun süreçte diğer kurumlardan farklılaştığımız noktaları; üst yönetimimizin ve işkollarının, ailemize katılacak her yeni çalışan için tüm süreç adımlarında bizimle birlikte proaktif rol alması ve bu yapılanma sonucunda ortak akıl ile işe alım sürecinin kurum ve aday bazında butik şekilde yönetilmesi olarak sıralayabiliriz. Bu yönetim tarzı, adayın bankamıza başvuru anından itibaren süreç adımlarında düzenli bir şekilde bilgilendirilmesini sağlarken, adayı da kendi sürecinde rahatlatıyor ve karar alma sürecini olumlu yönde etkiliyor. Bütününde baktığımızda ise, işe alım sürecinin hem aday tarafında hem bankamız tarafında kısa süre içinde ve etkin bir şekilde tamamlanmasını sağlıyor.
Yorum yapmak ister misin?