Şehir hayatının kaçınılmaz bir parçası olan yoğun iş temposu, trafikte geçirilen uzun saatler, şehrin pahalılığı, ekonomik zorluklar, aile içinde yaşanılan sıkıntılar bireyin daha fazla stres yaşamasına neden oluyor. Belirtilen nedenler, iş başvurularında yapılan mülakatlara da etki ediyor. Uzman Psikolog Duygu Yüksel iş görüşmelerinin yarattığı stres hakkında adaylar için önemli bilgiler paylaşıyor.
Modern çağ ile birlikte çalışandan beklenen kriter artışı iş başvurusu yapan kişinin stresini bir kat daha artırıyor. En iyi okuldan lisansını almış, mümkünse yüksek lisans ya da doktora eğitimini tamamlamış, birden fazla dil bilen, alanında birçok sertifika programına katılan, departmanının yanı sıra farklı alanlarda da kendini geliştirmiş bireyler işveren için daha seçkin geliyor. Dolayısıyla birey mülakat öncesi stresi yoğun olarak yaşıyor. Artan stres, beraberinde bireyin karşılaştığı herhangi bir soruna yönelik baş etme becerilerini sınırlarken maruz kaldığı dış etkenlere yönelik daha farklı tepkiler vermesine neden oluyor. Bu durum, bireyin mevcut potansiyelini düşürüyor ve böylece stres düzeyi artarak motive edici özelliğini yitirip kişide tahribata neden oluyor.
Olumsuz geçen mülakatların bireye etkileri ne olur?
Birbiri ardına yapılan olumsuz iş görüşmeleri, zamanla bireyin özgüvenini yitirmesine, bir sonraki yapacağı görüşmelerde de başarısız olacağı inancının yerleşmesine, çevresine karşı agresif tutum sergilemesine ve sosyal olmak yerine içe kapanmasına dolayısıyla da yaşam kalitesinin düşmesine neden oluyor. Ayrıca stresin sürekli ve yoğun olduğu durumlarda bireyde gerek psikolojik gerek fizyolojik bir takım rahatsızlıklar da yaşanıyor.
Ekonomik alandaki belirsizlikler, her geçen gün artan rekabet ortamı, işverenin çalışandan beklentisinin artması; çalışanın üzerindeki baskıyı artırıyor. Olumsuz geri bildirimlerin artması, iş arayan adayın umudunu yitirmesi, ve böylece istediği işe girememesi çevresiyle kuracağı ilişkiyi de olumsuz etkiliyor. Sosyal hayatın da etkilenmesiyle birlikte bireyde depresif ruh halleri ortaya çıkıyor. Buna bağlı olarak depresyon, kaygı bozuklukları gibi ruhsal sorunlar kendini gösterebiliyor. Dolayısıyla, kişinin kendisinde meydana gelen bedensel ve ruhsal belirtileri ayırt edebilmesi bir sonraki iş mülakatının iyi geçmesi için önem taşıyor.
İş Stresinin Belirtileri:
- Yoğun anksiyete (kaygı) hissedilmesi
- Uyku ve yeme alışkanlıklarında bozulmalar görülmesi
- Sosyal çevreden uzaklaşma, içe kapanma
- Alkol ya da sigara kullanımında artış
- Artan iç huzursuzluğu, nedeni bilinmeyen daralmalar yaşanması
- Bel, sırt, baş ağrıları
- Sindirim sistemi ile ilgili bedensel yakınmaların başlaması
- Kontrol edilemeyen tiklerin ortaya çıkması
Uzman desteği alınmaması bireyin kişilik özellikleri yatkın ise; yetersizlik, değersizlik hissi yaşamasına, yapılan aktivite ve işlere yönelik tahammülsüzlük yaşamasına, tükenmişlik sendromu yaşamasına neden olabilir. Gerektiği taktirde psikolog yardımı alması ileride bireyin daha ciddi sorunlar yaşamasını önlemek için önlem niteliğinde ele alınabilir.
Çünkü, profesyonel yardım alınması; bireyin bir sonraki iş görüşmesine daha rahat gitmesine, gündelik yaşantıdaki sorunların aşılması konusunda uygulanacak yöntemlerle bireyin olumsuz deneyimler yaşamasını önleyecektir. Bu aşamada; bireyde strese neden olan durumları bilmesi ve farkına varması, karşılaştığı zorluklar karşısında neler yapacağı ya da yapamayacağını bilmesi, iş ve özel yaşamı dengede tutabilecek düzenlemeler yapması stresin daha aza indirgemesine neden olacaktır.
“İnsanın yaşam düzeyini bilinçli bir çabayla yükseltme konusundaki tartışma götürmez yeteneğinden daha cesaret verici bir gerçek bilmiyorum.”- Henry D. Thureau
Yorum yapmak ister misin?