İstediğimiz bir şey için herekete geçtiğimizde kaçımız devam edebiliyor ve hedefimize ulaşabiliyoruz? Başarısızlığa uğradığımızda bunun nedenlerini kendimizde de arıyor muyuz? Gelin kendimizi KEFE’ye koyalım. Yani Kuvvetli ve Eksik yanlarımızı tekrar gözden geçirelim, Fırsat’ları ve Engel’leri dikkate alalım.
Bireyler ve örgütlerin değişimin baskısı altında olduğu gerçeği artık hepimiz için çok açık. hale geldi. Gün geçmesin ki, bir sohbette, iş toplantısında, televizyon programında, müşteri veya tedarikçi ziyaretinde, hatta evde özünde değişimi vurgulayan; “Yapmamız gerekli”, “Şöyle veya böyle olmalı”, “Yan komşular …….. yaptılar” gibi cümleleri duymayalım.
Kimi zaman bir umudu, gelecekle ilgili hoş bir hayali, bir hedefi içeren, kimi zamanda yine gelecekte başımıza geleceğini hissettiğimiz ve karşılaşmamayı istediğimiz gerçekleri belirten tüm bu cümleler bize tek bir şeyi hatırlatır: değişin, harekete geçin. Hepimiz bu sesi duyuyor veya bu hatırlatmalara maruz kalıyoruz. Ancak üzücü bir gerçek var ki, harekete geçtiğimizde çok azımız devam edebiliyor ve çok azımız istediğimiz hedefe ulaşabiliyoruz. Gelin kendimizi KEFE’ye koyalım. Yani Kuvvetli ve Eksik yanlarımızı tekrar gözden geçirelim, Fırsat’ları ve Engel’leri dikkate alalım.
Kuvvetli yanlarınızın üzerine odaklanın
Yeni bir atılıma hazırlanırken kuvvetli yanlarımızın üzerine odaklanmak önemlidir çünkü bize başlamak ve en zor olan ilk hareketleri yapmak için cesaret verir. Bunun için önce kuvvetli olduğumuz alanları bulalım. Nede iyiyiz? Neyi iyi yapıyoruz? Hangi temel yeteneklere sahibiz? Tabii en önemlisi, kuvvetli yanlarımızı hazırlandığımız atılım hamlesinde nasıl kullanırız? Abartmadan, doğru tespit etmeye çalışarak bu sorulara verdiğimiz cevaplar bize cesaret ve başlamak için kuvvet verecektir.
Eksik yanlarınızı geliştirin
İş ilanlarına göz attığımızda hep aynı ifadeyi görürüz; “Sektöründe lider bir kuruluş …..”. Peki bu kadar lider varken, izleyiciler kimler? Hiçbir şirket veya hiçbir insan kendini kuvvetsiz hissetmek istemez ve öncelikle kuvvetli yanlarının üzerine yoğunlaşır. Doğrusu da budur, ancak kuvvetli yanlarımıza fazla vurgu yapmak, eksik yanlarımızı gözden kaçırmamıza neden olabilir.
Dürüstçe, biraz zorlanarak da olsa eksik yanlarımızı bulmak önemlidir. Çünkü bu bizleri hem gereksiz tehlikelere atılmaktan korur, hem de gelişmek için bir fırsat penceresi oluşturur. Eksik yanlarımız hakkında bu bakış açısıyla bakarsak onlarla yüzleşmek ve yüzleştikten sonra netleştirmek daha kolay olur. Kendimize şu soruları soralım; hangi konularda kendime güvenmiyorum? Bu konularda kendime güvenmememin nedenleri nelerdir? Kendime güvenmemem objektif bir değerlendirmenin sonucu mu, yoksa bu benim bakış açımdan mı kaynaklanıyor?
İnsanların ve şirketlerin zayıflıkları genelde kendi bakış açılarından kaynaklanır. Bir konuda kendinizi eksik hissetmek veya eksik olduğunuzu düşünmek, o konuda başarısız olmayı nerede ise garantiler. Biz Vision Europe’da herkesin düşündüklerini başarma kapasitesine sahip olduğuna inanırız. Yaptığımız danışmanlık hizmetleri ve kişisel koçluk çalışmalarında da bunu kendimize ve muhataplarımıza ispatlarız. Bu nedenle de hep aynı şeyi tavsiye ederiz; kuvvetli olduğunuz alanlar olduğu gibi, zayıf olduğunuz alanlar da olacak. Önemli olan bu alanlarda gelişebileceğinize inanmaktır.
Fırsatları görmek için bakış açınızı değiştirin
İş hayatı ve bireysel başarı yolu engellerle olduğu kadar fırsatlarla da doludur. Burada bakış açısı önem kazanır. Eğer fırsatların sizin ayağınıza gelmesini beklerseniz, daha bekleyeceğiniz çok zaman var demektir.
İş hayatı ve bireysel başarı yolu engellerle olduğu kadar fırsatlarla da doludur. Burada bakış açısı önem kazanır. Eğer fırsatların sizin ayağınıza gelmesini beklerseniz, daha bekleyeceğiniz çok zaman var demektir.
Beyin neyi ararsa onu bulur. Neyi gündeminizde tutarsanız onla ilgili ip uçları bulursunuz. Hepimiz yaşamışızdır. Yeni bir giysiyi almayı planladığımızda, benzerlerinin insanların üzerinde olduğunu, yeni bir arabaya ilgi duyduğumuzda o arabadan trafikte ne kadar çok olduğunu şaşırarak görürüz. Fırsatlar da böyledir. Eğer siz fırsatları aramaz, etrafınızdaki olayların sizi hedefinize götürmek için yardımcı olup olmayacağını düşünmezseniz, siz farkında olmadan fırsatlar yanınızdan geçip gider.
Özellikle ayağınız bir şeye takıldığında, işler ters gitmeye başladığında, şikayetler artmaya başladığında bunların etrafında bir yerlerde fırsatlar olduğunu unutmayın. Kalite çalışmalarımızda vurguladığımız ve slogan halinde kullandığımız cümlelerden biri “Her hata, her şikayet bir fırsattır; size yeni şeyler öğretirler.” cümlesidir.
“NEYİ GÜNDEMİNİZDE TUTARSANIZ ONLA İLGİLİ İPUÇLARI BULURSUNUZ. YENİ BİR GİYSİYİ ALMAYI PLANLADIĞIMIZDA BENZERLERİNİN İNSANLARIN ÜZERİNDE OLDUĞUNU, YENİ BİR ARABAYA İLGİ DUYDUĞUMUZDA O ARABADAN TRAFİKTE NE KADAR ÇOK OLDUĞUNU ŞAŞIRARAK GÖRÜRÜZ. fIRSATLAR DA BÖYLEDİR. EĞER SİZ FIRSATLARI ARAMAZSANIZ SİZ FARKINDA OLMADAN FIRSATLAR YANINIZDAN GEÇİP GİDER.”
Engelleri nasıl aşacağınıza konsantre olun
Gitmek istediğiniz yola olduğunuz yerden bakınca birçok engel göreceksiniz. Yürümeye başladığınızda da görmediklerinize takılacaksınız. Tavsiyemizse sadece engelleri görüp başarı yolculuğuna hiç çıkmamak yerine engelleri nasıl aşacağımıza konsantre olmaktır.
Gitmek istediğiniz yola olduğunuz yerden bakınca birçok engel göreceksiniz. Yürümeye başladığınızda da görmediklerinize takılacaksınız. Tavsiyemizse sadece engelleri görüp başarı yolculuğuna hiç çıkmamak yerine engelleri nasıl aşacağımıza konsantre olmaktır.
Engeller hayatın bir parçası. Önemli olan yeni atılıma başlarken bunları doğru tespit etmeye çalışmak, öngörü yeteneğinizi geliştirmek ve bunlarla karşılaştığınızda nasıl mücadele edileceği konusunda hazırlıklı olmak. Kendinize şu soruları sorun; ne gibi olaylar beni hedefime ulaşmaktan alıkoyabilir? Bu engeller konusunda bugünden bir şey yapılabilir mi? Bu engellerle karşılaştığımda hangi donanıma sahip olmam gerekir ki aşayım?
Düşünerek hareket etmek, gelecekle ilgili düşünmek ve bugünden gelecek için adımlar atmak gelişmenin en önemli şartıdır. Ancak bunun için çaba ve sabır gerekir. Kendimizi kefeye koymadan atacağımız adımlar daha sonra önümüze sorun olarak çıkacaktır.
Yorum yapmak ister misin?