Mezuna kalmak nedir? Avantajları ve dezavantajları nelerdir?

Üniversite sınav sonuçları açıklandı. Kimi aday beklentisine uygun puan aldı, kimi alamadı kimi de belli sınırlarda kalan puanıyla ne yapacağı konusunda kararsız. Tercih yapıp yapmama yani mezuna kalma konusunda net değilsen, Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen Gökbuke Çıtak’ın sana önerileri var.

2024 YKS’yi geride bıraktın. Sınav sonucun açıklandı. Peki, sonuç nasıl? Beklediğin gibi mi yoksa sen de “Puanım iyi, ama sıralamam iyi değil” diyenlerden misin? Şimdilerde de tercih stresi yaşadığını tahmin ediyorum. Aklında şu soruların olması olası;

  • Sıralamalarda kayma olur mu?
  • Ya tercih yaptığımda istediğim yer gelmezse?
  • Tercih yapsam mı, yapmasam mı?
  • Mezuna kalırsam avantajları/ dezavantajları neler?
  • Mezuna kalsam seneye istediğim yer gelir mi?
  • Arkadaşlarım bu sene giderse ben ne yaparım?
  • Bir sene gecikmeli mi bitireceğim okulu?
  • Mezuna kalsam, dershaneye ya da etüt merkezine gitmesem başarılı olabilir miyim?
  • Bu stresi yeniden yaşayabilir miyim?
  • Ailem beni destekler mi?
  • Ya yeteri kadar motive olamazsam? vb. pek çok soruyla yürütüyorsun bu süreci.

Az kaldı, dayan! Yakında bitecek bu sancılı süreç. Kafan o kadar karışık ki sana yardımcı olmak istiyorum bu aşamada. Kilit sorulardan birini yanıtlamaya çalışacağım bu yazıda. “Acısıyla tatlısıyla tüm lezzetleriyle mezuna kalmak”.

Öncelikle “Mezuna kalmak nedir?” biraz bunu açıklayalım:

Mezuna kalmak demek, YKS’den istenilen puan ve sıralamanın alınamadığı, şansın bir sonraki sene kullanımı demektir. Yani tercih yapmamak ya da tercihlerine yerleşememek durumunda yaşanılan durum.

“Tamam anladım. Ben mezuna kalacağım” demeden önce kendine sorman gereken sorularla başlayalım:

Hedefin ne? Mevcut durumunla hedefin arasında uçurum var mı? Hedefin gerçekçi mi yoksa hayali mi?

Sınavdan önce hayalinde bir meslek ya da bölüm var mıydı? Eğer buna cevabın “Evet” ise gelelim bir diğerine. Hayalindeki bölümün/bölümlerin hangi üniversitelerde olduğuna, kaç puanla kapattığına baktın mı? Peki bu sene aldığın puanı ve sıralamanı göz önüne aldığında arada nasıl bir fark var? Örneğin; Tıp Fakültesi istiyorsun ve sıralaman 20000. İstediğin üniversitelerin sıralamasıyla senin sıralaman arasındaki fark 5000-6000. Bu durum senin hayalinin gerçekçi ve ulaşılabilir olduğunu gösterir ki bu durumda mezuna kalma olasılığın düşünülebilir. Aynı örnek üzerinden gidecek olursak, Tıp Fakültesi düşündün, ama sıralaman istediğin gibi gelmedi. “Mühendislik de yazabilirim benim için Tıp vazgeçilmez değil.” diyorsan tercih yapabilirsin. Başka bir örnek verecek olursak, öğretmenlik istediğini varsayalım. Biliyorsun ki öğretmenliklerde 300000 sıralaması var. Senin sıralaman da 552000. Bu aşamada “Amaan seneye giderim nasılsa” demeden önce iyi düşün.

Bir diğer bahsedeceğimiz konu ise “Ne olursa olsun ben bu sene üniversiteye gideceğim” şeklindeki bir düşünce sistemi. Bu sistem çoğunlukla sağlıklı sonuç vermez. Üniversiteye ne için gideceksin? Cevapların “Çok sıkıldım, bu evden kurtulmak istiyorum. Hayatın tadını çıkarmak istiyorum” vb. ise yapacağın hiçbir tercih sağlıklı olmayacaktır; çünkü bu sadece anlık bir kurtuluş sağlayacaktır. Üniversiteden mezun olduğunda ciddi bir sıkıntıyla karşı karşıya kalman olası. Bir amacın ve net bir hedefin yoksa tercih yapmayı önermiyorum.

Bu sene verimli çalıştığına inanıyor musun? Çalışmanı değerlendirdin mi?

Sorunun cevabını sayısal veri olarak verebileceğin gibi, günlük ortalama ders çalışma süresi olarak da değerlendirebilirsin. Örneğin; 100 üzerinden kaç puan verirsin?

Aynı stresi yeniden kaldırabilecek misin ve kendine inanıyor musun?

Bu soruların cevapları kişiden kişiye göre değişmektedir. Bunlara cevap vermeden önce hedefine olan inancından bahsedelim. Bir sonraki seneye kalmayı düşündüğünde “Evet, ben inanıyorum. Ben bunu yapabilirim” diyebiliyorsan sana başarılar. Bu aşamada önemli olan kendine güvenebilmek. Peki, stres?

Evet başarılı olabileceğine ve kendine inancın tam olabilir; ama yeniden sınav stresi yaşayabilecek kadar psikolojik sağlamlığın var mı? Bedenin, zihnin buna uygun mu? Bunu sağlıklı değerlendirebilmek adına kendine biraz zaman tanı. Bedenini dinle. Bir sene beklemek sabır ve azim isteyen bir süreçtir. Asosyalleşme eğilimi gelişebilir ve bu durumdan ötürü bıkkınlık oluşabilir. Bu nedenle mezuna kalmaya karar verdiğinde, hemen ders çalışmaya başlama. Sana iyi gelen, ruhunu sakinleştirecek aktiviteler yapabilir, maratondan önce sosyalleşmeni sağlayacak şeyler yapabilirsin. Bir diğer dezavantaj ise akranlarının üniversiteye gitmesi ve onlardan uzaklaşma olabilir. Onlarla buluştuğunda kendini o ortama ait hissetmeyebilirsin. Ancak bu süreçte sen de yeni arkadaşlıklar edinebilir, hayatında var olan değişiklikleri kabul edebilirsin. Unutma bu süreç cesaret ve kararlılık ister.

Mezuna kaldığın süreçte sosyal desteğin var mı?

Bu soru aslında bir öncekiyle oldukça bağlantılı. Yeniden sınava hazırlanma sürecinde ailenin desteğinin sanıldığından daha fazla etkisi vardır. Karar aşamasında, çalışma sürecinde ailenin yaklaşımı motive edici de olabilir demoralize de edebilir seni. Bu yüzden karar aşamasında onlarla paylaşım yapman daha uygun olacaktır. Bu konuda ailelere tavsiyem  “Niye kazanamadın, tekrar kazanamazsan ne yapacaksın” gibi ifadelerden, moral bozucu sözlerden uzak durmaları olacaktır. Bir diğer önerim de sana olacak. Motive olabilmek amacıyla başarı öykülerini izleyebilirsin. Ancak bireysel farklılıkları ve isteklerini de unutma bunu yaparken.

Yeniden hazırlanırken dershane ya da etüt merkezinden faydalanacak mısın? Nasıl bir yol haritası izleyeceksin?

İster bir destek al ister alma bir açıdan şanslısın mezuna kaldığında. Bilgilerin taze olacak ve sınav tecrübesine sahip olmuş olacaksın. Öncelikle eksikliklerini, sınavda beklediğin sonucu almana engel olanları tespit edebilir, onlara ağırlık verebilirsin. “Ben bunu nasılsa yaparım, biliyorum” gibi bir düşünce sana dezavantaj oluşturabilir. Bunun için dikkatli olmanda fayda var. Hemen ders çalışma temposuna girme. Ağustos sonuna, eylülün ilk ya da ikinci haftasına kadar kendine izin ver. Daha sonra planlama yaparak başlayabilirsin. Dershaneler maddi anlamda zorlayıcı olursa video dersler aracılığıyla çalışma yöntemini de tercih edebilirsin. Daha bilinçli ve tecrübelisin. Zaman ayırman gereken okul derslerin de olmadığı için hayaline odaklanabilir, tecrübelerin mutluluğun olabilir.

Sevmediğin bir iş mi yoksa okurken mutlu olacağın bir bölüm mü?

Burada soruya soruyla karşılık vereyim biraz. Hayatın boyunca istemeyerek okuduğun, çalışırken seni mutsuz eden bir meslek mi, 20-25 yılını geçireceğini düşündüğünde sana iyi gelen bir meslek mi?

Bir sene hayatında büyük bir kayıp mı?

Bu seninle alakalı bir durum. Senin bakış açınla ilgili. Hayalin için bir sene kayıp sayılmaz. Bu duruma esprili bir örnekle de yanıt verebiliriz. Hazırlık okunan bir bölüm tercih eden arkadaşın bir sene hazırlık okurken sen o sene hazırlandın ve bir sene sonra ikiniz de birinci sınıfta olacaksınız.

Unutma bu hayatı yaşayacak olan sensin. Ailen, arkadaşların, tanıdıkların senin sadece sosyal destek mekanizmaların.

Bu yazıyı bitirirken sana tavsiyem şu olacak: Tercih yaparsam ne olur yapmazsam ne olur tablosu oluştur. Böylelikle mezuna kalmanın avantajlarının ve dezavantajlarının neler olduğunu somutlaştırabilirsin. Zihnindekileri somutlaştırmak eyleme geçmenin ilk aşamasıdır.

Konuk Yazar: Gökbuke Çıtak / Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen

Yazara ait diğer yazıları okumak için buraya tıklayabilirsin.

**İçeriklerimizle ilgili görüş ve önerilerinizi editor@kariyer.net adresinden bize iletebilirsiniz.