İş başvurularında ön plana çıkabilmen için hem özgeçmişinde verdiğin bilgilerde hem de mülakat anındaki davranışlarında dikkatli olman gerekiyor. Özgeçmiş hazırlama ve mülakat süreçlerinde ihtiyaç duyacağın püf noktaları bu yazımızda.
İyi bir özgeçmişin nasıl olması gerektiğini ve mülakat anında neler yapılması gerektiğini bu kez Eğitmen ve Yönetim Danışmanı Tolga Sasık, senin için açıkladı.
Bugün siz adaylara, mülakatta “Farklılaşabilmekten” bahsetmek istiyorum. Ben bir İK yöneticisi değilim. Bu konuyla ilgili sadece iki avantajım var. İlki kariyerim boyunca yaklaşık 1.500 kişinin işe alımına onay verdim. Bu da demektir ki ortalama 4.500 kişi ile mülakat yapmışım. Yani senin oturduğun masanın karşı tarafında çok bulundum. İkincisi ise farklı sektörlerde hep satış ve iş geliştirme üzerine çalıştığım için hayatımı insanları ikna ederek sürdürdüğümü rahatlıkla söyleyebilirim.
Bugün ise bu 2 konuyu harmanlayarak siz adaylara iş başvurularınızda başarılı olabilmenizi sağlayabilecek bazı ipuçları vermeye çalışacağım.
Mülakat nedir? İK Yöneticisi kimdir?
İK bir hizmet birimidir. Önce bunu bilmek gerekli. Yani senin iş yapacağın birimin talebi üzerine araştırma yapan ve adayları bulan birimdir.
İK değerlendirme kriterleri ile iş biriminin (Satış, Muhasebe, Lojistik) değerlendirme kriterleri farklıdır. İK kurum kültürü ve genel kriterler açısından adayı değerlendirir. İş birimi ise daha işe yansıyacak performans üzerinden değerlendirmelerini yapar. Örneğin; iş birimi için çok iyi ve hedef odaklı bir satış adayıysan ve geçmişin, referansların bunu destekliyorsa kaç yıllık fakülte mezunu ya da önde gelen üniversitelerden mezun olup olmadığınla çok ilgilenmez. Oysa İK departmanı, şirket prensipleri açısından öncelikle bunlara bakar. Kurum kültürüne uyum açısından, adayın genel tavrını ve davranışlarını da değerlendirir.
CV oluştururken dikkat!
Mülakata gitmeden ya da iş başvurusu yapmadan önce özgeçmişini güncellemeli ve başvurduğun işe uygun olarak düzenlemelisin. Özgeçmişinde çok uzun bilgiler vermemelisin. Unutma ki karşı taraf yani İK uzmanları yüzlerce CV okumak zorunda. Önemli özelliklerini “bold” yapmalısın ki göze çarpsın. Mutlaka kurumsal sayılabilecek bir fotoğrafını özgeçmişine eklemelisin.
Gerçekten “kitap okumak, film seyretmek ve müzik dinlemek” gibi hobilerle etkileyici olma devri çoktan kapandı. Bunların çoğu, bugün zaten olması gereken şeyler olarak zihinlerdeki yerini aldı. Yaratıcı olmalısın. Bunları seviyor olabilirsin, ama “Satranç oynamak” yazarsan farklılaşırsın. Tabii yapıyorsan. En azından kitap okuyorsan, “Dedektiflik romanı” okumak gibi daha özgün bir şeyler yaz veya benim gibi bir playstation tutkunuysan “online 5.000.000 kişi içinde 1/1000 dilim içinde olduğunu” yaz. Karşı tarafa verdiği mesaj: “Her koşulda iddialıyım!” olacaktır.
Küçük detaylar, büyük önem taşır: Mesela, iletişim adresi…
Gençken kullandığın mail hesaplarıyla artık vedalaşmalısın. Hiç kimseyi “esmercocuk@” gibi mail adresleri ile etkileyemezsin. Mülakata davet edilmeden elenmene neden olacak unsurlarından biri budur. Bu nedenle daha resmi sayılabilecek, olabildiğince adını taşıyan bir e-posta adresi kullanmalısın.
Tüm önerilerimiz bunlarla sınırlı değil. Devamı bir sonraki yazımızda…
Konuk yazar: Tolga Sasık / Yazar, Eğitmen ve Yönetim Danışmanı
Yorum yapmak ister misin?