Günümüzde çalışanlar, tek bir alanda ilerlemek yerine farklı konularda da yeteneklerini ortaya koymaya çalışıyor. İK Danışmanı Özkan Başak, çalışanların kariyer hedeflerinde yaşanan değişimi ve işverenlerin bu konuya nasıl yaklaşması gerektiğini yazımızda anlatıyor.
Sağlıktan eğitime, ekonomiden istihdama kadar hayatımızı ilgilendiren pek çok konu pandemi sürecinden fazlasıyla etkilendi. Başlarda bilinmeyen bir konu, tanınmayan bir hastalık ve salgındı. Önceleri televizyonlarda seyrederken sonra bir anda ülkemizde de görülmeye başlanan hastalık, süreç içerisinde sosyolojik etkileriyle de kendisini iyiden iyiye hissettirdi. Şüphesiz salgının en fazla etkilediği alanlardan biri istihdam oldu.
Çalışanlar ve insan kaynakları açısından yaşanılanlar daha da zordu. Hem şirket için hem de çalışanlar için gerekli hassasiyette olmak ve maalesef bunu bizzat deneyimlemek gerekiyordu. Bu arada gerçeklerle gelecek arasında sıkışıp kalmalar başladı.
Kimileri buldukları geçici çözümlerle kimileri mecburen yaratılan çözümlerle bu süreci atlatmaya çalıştı. Belki de fark etmeden son yıllarda duymaya başladığımız yeni kavramlar, bu süreçte kendi çözümlerini üretebiliyor olacak mıydı?
Yeni bir meslek, sosyal sorumluluk projelerinde yer alma, kurumsalda çalışırken girişimci olma, danışmanlık hizmeti verme, kendi işinin başına geçme, e-ticaret, içerik üretimi, eğitmenlik vb.
Neydi bunlara yönelten?
- Hayatını artık belirli saatler arasında yaşamama isteği,
- Var olma isteğini kendi şartlarında belirleme,
- Sosyal olarak varlığını daha da hissederek yaşama,
- Yaşama sadece çalışmak için değil değer katmak için geldiği inanışı,
- Sosyal ve gönüllülük esaslı yardımda bulunma isteği,
- Olası bir işten çıkarılma durumda zorda kalmamak,
- Bütçesine ek gelir oluşturmak,
- Kurumsaldan girişimciliğe geçiş sürecindeki istekler,
- Kurumunda isteklerini gerçekleştirememiş olmak vb.
Uzayıp gidebilecek bu listede görüldüğü gibi herkesin kendine göre bir nedeni olabilir. Belki ticaretin daha çok yapılmak istenen bir iş olması, dünyadaki teknolojik gelişmelerin etkisi ya da bambaşka bir neden… Net olan bir şey var ki ana hedef ekonomik olarak kendi özgürlüğünü elinde tutma isteği!
Hangi sebeple olursa olsun, çalışırken 2. bir mesleğe sahip olmak, kendini bu konuda geliştirmek, çalışanken işveren olma durumu bu dönemde geniş bir kesimin hayali.
Belki de iş hayatına yeni katılan kuşaklar ve pandemi nedeniyle yeniden şekillenen iş hayatı için bu gerçeği şimdiden kabul etmek ve buna göre çözümler üretmek gerekiyor. Kurumların hem çalışanlarının geleceği için hem de kurum içinden girişimcilik örnekleri çıkması adına çalışanlarını desteklemeleri önemli. Çalışanlara sunulacak özgür gelişim ortamı, yeni dönemde İK alanında öncelikle değerlendirilmesi gereken konuların başında gelmelidir. Böylece çalışana sunulacak gelişim fırsatlarının da önü açılabilir. Çalışanın yaratıcılığını ortaya koymasına fırsat tanıyan şirketler, ileri vadede kendilerine de yatırım yapmış olacak. Bu nedenle aday ya da işveren olarak her iki tarafında faydasına olacak bir kültür benimsemek ve bu kültürün bir parçası olmak gerekiyor. Adayların da iş ilanları arasından seçim yaparken, kendilerini kariyer hedeflerine taşıyabilecek bir seçim yapması oldukça önemli.
Konuk Yazar: Özkan Başak / İK Danışmanı