Kendinden yapışkanlı bantlar üreten tesa Bant, bugün piyasada yaklaşık yüzde 15’lik bir pazar payına sahip. Şirketin Genel Müdürü Mete Konuralp, 10. yıl planlarını ve şirket çalışmalarını anlattı.
Bu ay 10. yılını kutlayacak olan tesa Bant, 1882’de kurulmuş Hamburg merkezli Beiersdorf grubunun bünyesinde bulundurduğu 3 şirketten biri. Beiersdorf’un kozmetik bölümü Eczacıbaşı ortaklığıyla Türkiye’de de faaliyet gösteriyor ve Nivea, 8×4 gibi ürünleri üretiyor. Medikal kısmı şu an Türkiye’de bulunmazken, Tesa markası Avrupa pazarında liderliğini sürdürüyor.
Aralık 1994’te Türkiye’de kurulan tesa, kendinden yapışkanlı bantlar üretiyor ve bin 500’ü aşkın ürünü var. tesa Genel Müdürü Mete Konuralp şirket çalışmalarını şöyle özetliyor: “Şu anda tesa’nın dünyada 5 bin çalışanı var. özellikle Avrupa’da pazar lideri, biz Doğu Avrupa entegrasyonu içinde yer alıyoruz. 10 tane ülke var, birinci merkez Hamburg, ikinci merkez Budapeşte. Aynı zamanda Uzakdoğu’da ve Amerika’da organizasyonlarımız var. Almanya, İtalya, Singapur, Malezya ve Amerika’da fabrikalarımız var, Çin’de de şimdi bir tane kuruyoruz. Türkiye’de fason işlemi var, yani ham maddeyi alıp ana mamül haline getiriyoruz. Satışlarımız şu an Türkiye’yle sınırlı, 10 tane bayimiz var.”
Yüzde 100 Alman sermayesiyle kurulan tesa, otomotiv, beyaz eşya, elektrik-elektronik, kağıt, ambalaj, inşaat, ve tekstil gibi pek çok sektörde önemli bir yan sanayi. tesa’nın sloganı “Bant diyip geçmeyin”, çünkü koli bantından otomobil boyahanelerinde kullanılan yüksek ısıya dayanıklı bantlara kadar pek çok bant çeşidi var. Hem bayi kanalıyla hem de direkt olarak Türkiye’de üretim yapan tüm otomotiv, ambalaj ve beyaz eşya firmalarına ürün sunuyorlar.
“Buzdağının altına iniyoruz”
Ürün segmentlerinin daha çok fabrikalara yönelik olduğunu söyleyen Mete Konuralp, “Biz 10 seneden beri buzdağının üst kısmıyla uğraştık, endüstriyel ürünlerde bir yere geldik. Şimdi o buzdağının altına doğru iniyoruz, yani tabana doğru yayılmaya çalışıyoruz. Marketlerde daha fazla aktivite yapıyoruz, marketlerin gönderdiği evinize gelen broşürlere, insert’lere giriyoruz. Nalburlara inmeye çalışıyoruz, Anadolu’da daha çok yaygınlaşmaya çalışıyoruz. Ana toptancılara, ara toptancılara ulaşmaya çalışıyoruz. Otomotiv, beyaz eşya, ambalaj fuarlarına katılıyoruz. Sektörel yayınların büyük bir kısmında varız. Şimdi tabandaki kullanıcılara ulaşmak için halkla ilişkiler çalışmalarımız var” diyor.
Türkiye’de sektöre ilk girdiklerinde yaklaşık 10 firmanın bulunduğunu belirten Konuralp şimdi 50’den fazla markanın olduğunu, dolayısıyla rekabetin çok fazla olduğunu söylüyor. “Biz sektöre ilk geldiğimizde toplasanız iyi bilinen 10 firma vardı, şu an çoğu distrübütör aracılığıyla ülkeye giren 50’nin üstünde marka sayabiliyoruz. Bant üretimi Almanya ve İtalya’da ön planda Avrupa’da. Uzakdoğu’da Çin, Tayvan, Güney Kore ve Japonya’da ve bir de Amerika’da ağırlıklı. Biz de Mayıs’ta Şangay’da fabrikamızı açıyoruz. Çin’i seçmemizin nedeni zaten Malezya ve Singapur’da iki tane fabrikamız var. Aynı zamanda orada da yatırımlar artıyor. Otomotiv, beyaz eşya neredeyse biz oradayız. Bir de tabii üretim maliyetleri söz konusu. Almanya’daki üretimin bir kısmını oraya aktaracağız. Rekabet çok hızlı artıyor. Bant deyip geçmemek gerekiyor gerçekten. Mesela cep telefonunuzun içinde 25 değişik uygulama için bant kullanıldığını biliyor muydunuz?”
Şirket ilk Türkiye’de kurulduğunda 12 kişiyle yola çıkan tesa, şu an 24 kişi ve yaklaşık % 15’lik bir pazar payına sahip. Emin adımlarla büyüdüklerini söyleyen Mete Konuralp, “Artan rekabet içerisinde tesa, Türkiye pazarında önemli bir rol oynuyor. Biz burada çok büyük üreticilere önemli bir yan sanayi kuruluşu olarak çalışıyoruz. Stok, bilişim, lojistik ağımız var. Belli miktarda fason üretime başladık, bu bizim için ayrı bir güç. önümüzdeki yıllara üretimin ve ihracatın artacağını düşünüyoruz. Paralelinde üretim arttıkça bantın üretiminin de artacağı kesin. Yeni uygulamalar, teknolojiler üzerinde merkezimizle beraber hareket ediyoruz” diyor.
İşe alımlarda hobisi olanlar tercih ediliyor
Mete Konuralp işe alımlarda daha çok hobisi olanları tercih ettiklerini söylüyor, kendisi de motor sporlarıyla ilgileniyor. 1996 yılında Marlboro Adventure’la başlayan macerası, kartingle devam ediyor. Aynı zamanda Formula 3’te ve bu yıl da Honda Cup’ta yarışıp dereceler almış. Kendisi gibi şirkette çalışanlar da hafta sonlarını hobilerine vakit ayırarak geçiriyorlar. özellikle satış kadrosuna eleman seçerken hobileri olanlar üzerine yoğunlaştığını söyleyen Konuralp, “Asistanım mesela profesyonel latin dansı yapar, başka bir arkadaşım fotoğraf çeker, sörf, trekking yapan var. Outdoor’a meraklı çok arkadaş vardır bizde. Zaman zaman outdoor eğitimleri yaparız. Şirketin 3 aylık hedefleri var, onları gerçekleştirdiğimizde dışarı çıkar yemek yeriz, dans ederiz. Ben hafta sonları hobilerimle ilgilenmezsem pazartesi daha yorgun geliyorum işe” diyerek hobilerle uğraşmanın ne kadar önemli olduğunu belirtiyor.
tesa’da satış ekibi genellikle mühendislerden seçiliyor, çünkü amaç müşteriyle aynı dili konuşmak onun yanında olmak. Sık sık yurtdışı eğitimlere ve toplantılara katıldıkları için yabancı dil şart. Ayrıca hızlı, atik, dinamik, meraklı olmak adaylarda aradıkları kişisel özelliklerden. Bu özellikleri aramalarının nedenini Genel Müdür Mete Konuralp şöyle anlatıyor: “Mesela gidip otomotiv sektöründe insanlara satıyoruz, orada arkadaşlarımız gidip satın alma, mühendislik ve üretim bölümleriyle görüşüyor. Bunlar hep teknik altyapı gerektiriyor. Bütün ekibimiz ben dahil mühendis kökenlidir. Onun dışında lojistik ve finans departmanlarımız var. Olabildiğince sahada, müşterinin yanında olabilen, onu dinleyen, anlamaya çalışan, gerektiği zaman müşteriyle üretimin stresini birlikte yaşayabilen bir satış ekibimiz var. Aynı zamanda ‘mutfak kısmında’ yani ofiste de sahadaki ekibi sürekli besleyen başarılı bir ekip mevcut. Yurtdışına çok gidip geliriz, çok toplantımız olur, onun için yabancı dil şart.”
Hedef iyi çalışanlarla büyümek
Eğitimin tesa için çok önemli olduğunu belirten Konuralp, tüm ekibin hem kişisel gelişim hem satış eğitimi aldıklarını söylüyor. tesa’da başlayan insanların geçmiş deneyimleri ne olursa olsun farklı bir dünyaya girdiklerini söyleyen Konuralp, üç aylık deneme süresinin ardından özellikle satış ekibini belli bir plan dahilinde yurtdışı eğitime gönderiyor. “Genel prensibim satıcıların kendi gayretleriyle denizde yüzmelerini sağlamak, ama bu arada da can simidini hazır tutmaktır.”
tesa Bant Genel Müdürü Mete Konuralp şirketin gelecek hedefleri konusunda şunları söylüyor: “tesa 10. yılını kutlarken, ilk etapta çocuklara ve eğitime yönelik olarak bir sosyal sorumluluk projesine imza atacak. Planımız Türkiye genelinde marka bilinirliliğimizi artırırken tüm çalışanlarımız ve iş ortaklarımızla birlikte karlı büyümek ve bu esnada da topluma ve çevreye karşı olan sorumluluklarımızı da yerine getirmek.”
Yorum yapmak ister misin?