Pandeminin en çok etkilediği alanlardan biri iş hayatı olunca, girişimciler de bu süreçten fazlasıyla etkilenen kişilerden oldu. Peki, post corona döneminde özellikle girişimcilerin dikkat etmesi gereken noktalar neler? Girişimci, Yazar ve Konuşmacı Perçin İmrek, “Yeni normal”de girişimcileri nelerin beklediğini yazımızda anlattı.
Şu hepimiz için net artık. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Bundan kastım tabii ki “Her şey bambaşka olacak” değil. Firmaların çoğu ofislerine dönecek, girişimcilerin çoğu ortak çalışma alanlarına ya da kafelere dönecek; ama “Normale dönüş” bile aslında eskisi gibi olmayacak. Mesela artık birçok şirkette ofise girerken ateş ölçecekler ya da belli aralıklarla ellerin dezenfekte edilmesini isteyecekler vs. Yani özet olarak, döneceğimiz “Normal”de normal olmayacak.
Bir girişimci olarak bu süreçte sık sık durup düşündüm. “Yeni normal”de beni neler bekliyor? Daha önemlisi de bu yeniliklere nasıl adapte olacağım. Bunun cevabının 300-400 kelimelik bir makalede verilmesi mümkün değil elbette. Genelde yazılarımda ‘Şunu şunu yapın’ deyip didaktik bir dil kullanmaktansa ‘Ben bunu bunu yapıyorum’ deyip subjektif de olsa kendi tecrübemi aktarmayı daha uygun buluyorum. Bu nedenle “Yeni normalde girişimcileri nelerin beklediği” konusundaki fikirlerimi, bir girişimci olarak kendimden örnek vererek anlatmak istiyorum. Sen de anlattıklarımı kendine uyarlayarak, faydalı bulduğun kısımları çekip al lütfen.
Brick and Mortar (Dört Duvar) işletmeler geride kalıyor
5 senedir devam ettirdiğim hostel (gezginler için otel) işletmemi, pandemi süreciyle birlikte kapatmak durumunda kaldım. Bu olumsuz görünen olay artık “Brick and Mortar” diye tabir edilen dört duvar arasında olan bir işletme yerine, daha mobil yapacağım işlere yönelmek istediğimi fark ettirdi bana. Bu nedenle bana farklı bir pencere açtığı için bir yerde kazanım olarak görülebilir.
Online süreçler daha çok hayatımıza girecek
Pandemi sonrasındaki süreçte, birçok kişinin online platformlara ya da iş yapış şekillerine bakış açısı değişti. Örneğin; 5 senedir online İngilizce dersleri veriyorum. Hemen hemen her öğrencim en başta online olmasına önyargıyla yaklaşıyor, başlayınca da “Aaa, böylesi çok daha iyiymiş” diyordu. Salgın sürecinden itibaren kimse online eğitime önyargılı yaklaşmadı. Muhtemelen bundan sonra da kimse yaklaşmayacak. İş, eğitim ve sosyal yaşamdaki pek çok faaliyetler online ağırlıklı devam edecek gibi görünüyor.
Online’da rekabet artacak
Online’a talep artınca rekabet de kaçınılmaz olacak. Bu noktada online’da kendine sağlam yer edinenler fark yaratarak büyük kazançlar elde edebilecek.
Globalleşme daha da önem kazanacak
Hep söylerim, hizmetlerimizi sunarken yerel değil global düşünmemiz gerekiyor. “Yaptığım işi tüm dünyaya nasıl sunabilirim?” diye düşünmek gerek. Özellikle de her şeyin online platformlara kaydığı bu dönemde. Daha önce “Proje Yönetimi”, “Liderlik” gibi eğitimler ön plandayken şimdi “Kriz Yönetimi”, “Uzaktan Eğitim Modelleri”, “Girişimcilik” gibi konular popülerleşmeye başladı. Haliyle ben de talebe göre hem kendimi hem de ekibimi şekillendiriyorum.
Çevre ve sağlık konuları ön planda olacak
Halihazırda öncelik olması gereken iki unsur; çevre ve insan sağlığı, artık korona ile birlikte bir “Zorunluluk” haline geldi. Yaptığımız işlerde bu iki faktörü göz önünde bulundurmamız elzem. Bunun dışında yeni dönemde girişimcileri nelerin beklediğine dair sayabileceğimiz birçok öğe var. Ben kendi örneklerimi seninle paylaştım. Bu örneklerden gerekli edinimleri sağlayacağını biliyorum. Şimdi sen de bir düşün, “Bu dönemde beni neler bekliyor ve adapte olmak için gerekenleri yapıyor muyum?”
Eğer cevabın “Evet” ise doğru yoldasın demektir. Eğer cevabın “Hayır” ise de bunun sadece kendin için değil, dünyamız için önemli bir adım olacağını kendine hatırlat. O zaman “Hayır” cevabın “Evet”e dönüşecektir.
Konuk Yazar: Perçin İmrek / Girişimci, Yazar ve Konuşmacı