Sadık Gültekin: 2024 YKS’de rekor kırılacak!

ÖSYM’nin yaptığı açıklamaya göre 2024 YKS 8-9 Haziran tarihlerinde yapılacak. 2024 YKS’ye dair öngörüleri ve sınava hazırlık önerileriyle Eğitim Uzmanı Sadık Gültekin Üniversite Rehberi Blog’da! 

2024 YKS 8-9 Haziran tarihlerinde yapılacak. Yani LGS’den bir hafta sonra. Aslında sınav tarihinden daha önemli bir başka konu var ki o da bu yıl YKS’ye başvuran aday sayısının ne kadar olacağı! 2024-YKS’de başvuran aday sayısında muhtemelen rekor kırılacak! 

YKS’de baraj puanlarının kaldırılmasından sonra başvuru sayılarında rekor artış yaşandı. Baraj puanın kaldırılmasından sonra YKS başvuru sayısı 3 milyonun üzerine çıktı. 2022 YKS’ye 3 milyon 200 bin, 2023 YKS’ye 3 milyon 500 bin aday başvurdu. Geçtiğimiz iki yıl, ÖSYM tarihinde iki yıl üst üste başvuru sayısında rekor kırıldı. Bu yıl yeni bir rekor gelebilir, çünkü başvuru sayısının 4 milyonu aşması bekleniyor. 

2018 yılından 2021 yılına kadar baraj puanı uygulaması olduğu için YKS’ye giren öğrenci sayısı 2 milyonun biraz üzerindeydi. 2022 yılında baraj puanı uygulamasının kaldırılmasıyla 1 net yapan öğrencilerin dahi puanı hesaplanmaya başladı. Bu nedenle baraj puanının kaldırılmasıyla YKS’ye başvuran öğrenci sayısı ve yaş ortalaması arttı. 

4 adaydan 1’i kazanacak

Başvuru sayısı yıllara göre 300-500 bin artıyor, ancak üniversite kontenjanları bu denli artmıyor. Son iki yılda önlisans ve lisans bölümlerine yaklaşık 1 milyon öğrenci alındı. Yıllara göre bu sayı 50-60 bin artıyor. Bu yıl bu sayı 1 milyon 150 bin düzeyinde kalır. Hesap ortada, bu yıl sınava başvuran her 4 adaydan 1’i üniversite sınavını kazanacak!

Peki, bu 4 adaydan biri olmak için ne yapmalısın? 

Sınava 7 aylık bir süreç kaldı, sayılı günler çabuk geçiyor. Her günün, her saatin kıymetini çok iyi bilmelisin. Önünde rekabet etmekte zorlanacağın uzun bir gelecek var. Eğer şimdi kendini iyi yetiştiremezsen, daha sonra tekrar başa dönmek için çok geç olabilir. Sana şöyle bir seçenek sunuyorum: İster bugün keyif yap ve önündeki 60-70 yılı sıkıntılı yaşa ya da bugün kendini biraz sık ve iyi çalış, hayatının geriye kalan 60-70 yılını mutlu ve başarılı bir şekilde geçir. Bugünlerde aslında geleceğini inşaa ediyorsun, geleceğini şekillendiriyorsun. Sana tavsiyem, sakın malzemeden çalma! Geleceğini inşaa ederken malzemenin en kalitelisini kullanmalısın. Tercih senin, kararını ver ve verdiğin kararın arkasında dur! 

Çalışırsan yaparsın, bunu bil!

Benim meslekteki 36. yılım. Bunca yıldır pek çok sınava girdim. İddia edebilirim ki üniversite sınavı, hayatımda girdiğim en kolay sınavdı. Neden diyeceksin? Söyleyeyim: Bu işin tek bir kuralı var, çalışırsan yaparsın! Bu işte bir sürpriz yok, çalışan kesinlikle karşılığını alır hem de fazlasıyla. İyi niyetle çalışıyor, fakat istediğin sonuçları alamıyorsan, demek ki bir yerlerde sorun var. Öncelikle bunu araştırıp, sorunun kaynağını bulmalısın. Sakın pes etme, sakın erteleme, sakın sorunu görmezden gelip, işin kolayına kaçma. Sınavı kazanmak, sadece soruları çözmek anlamına gelmiyor; sorulardan önce sorunları çözmelisin! 

Öncelikle işin zor olmadığına inan. Olayı gözünde büyütme, gözünü korkutma; felaket senaryoları yazma ve ‘olmayacak’ deyip, işin içinden sıyrılma. Bence zor olan sınav değil, zor olan sınava hazırlık süreci. Bu süreci doğru yönetebilmek, motivasyonu ve disiplini sürdürebilmek bu işin en zor tarafı.  

Sınava katılan aday sayısının çokluğu gözünü korkutmasın, sen kendinden sorumlusun; davranışlarını gözden geçir, eksiklerini belirle ve bir plan doğrultusunda çalış. Öncelikle olaya olumlu yaklaş, çünkü davranışlarımız düşünce ve duygularımızı etkiliyor. Üniversite sınavına hazırlanırken yapılan en büyük hata, kendini başkaları ile kıyaslamaktır. Herkesin aynı başarıyı göstermesi mümkün değil, ama herkesin doğru ve planlı bir çalışma ile yapabileceğinin en iyisini elde edeceğini unutma. Önemli olan var olanla yetinmen değil, daha iyisini yapabileceğine inanmandır. Bu inanç ve motivasyonla çalışırsan, her gün bir öncekinden daha iyi olduğunu hissetmeye başlayacak ve sonunda katettiğin yolun gerçekten ne kadar fazla olduğunu göreceksin. Bu süreçte başkalarını değil, sadece kendini rakip olarak görürsen, önemli bir adım atmış olursun. 

Çalışma motivasyonunu koru

Masanın başına oturduğunda ders çalışma isteğin bir anda kayboluyor mu? Öğrencilik yıllarında hepimiz bu durumla karşılaştık. Çünkü ‘ders çalışma’ eylemini bazen zorunluluk olarak algılıyoruz. İnsanoğlu ‘zorunluluk’ olarak değerlendirdiği durumlardan kaçınmak ister. Ders çalışmayı ‘zorunluluk’ olarak görme, bugünkü çalışman ile geleceğini şekillendireceksin. Bu eylemi severek yap, çünkü o senin geleceğinin kaliteli olmasını sağlayacak. Ders çalışma eylemi ile kavga etme, onu severek yap. 

Ders çalışırken birçok şey sana daha cazip gelebilir. Bilgisayarda oyun oynamak, sosyal medyada dolaşmak, arkadaşlarla sohbet etmek, hayallere dalmak, dışarıya çıkmak, film izlemek vb. Kısacası kolaylıkla ulaşabileceğin bu aktiviteler sana hoş gelebilir, ancak şunu unutmamalısın; bu saydığımız eylemlerin tümünü yaşadığın müddetçe  yapabilirsin. Fakat üniversite sınavları hayatının her aşamasında olmayacak. Bu sınavlara sınırlı sayıda katılacağını unutma. Ders çalışmak için masaya oturduğunda, sadece ders çalış, diğer eylemleri ertele… 

TYT’yi avantaja çevir 

Haziran ayında gireceğin ilk sınav, yani TYT bu işin ‘püf’ noktası. Toplam puanın hesaplanmasında TYT’nin katkısı %40. Bu önemli bir oran, sakın bunu küçümseme. Toplam puanın neredeyse yarısı bu kolay sınavdan gelecek; bunun değerini bil, sana altın tepside sunulan bu fırsatı sakın elinin tersi ile geri çevirme!  

SAY. ağırlıklı çalışıyor olsan bile TYT’de sosyal bilimlere ait soruları çözmen gerektiğini sakın aklından çıkarma. Bu iş, sevme sevmeme işi değil ve kazanmak için buna ihtiyacın olduğunu aklından çıkarma. Bu nedenle okuma, okuduğunu anlama ve anladığını yorumlama yeteneklerini geliştirmek için mümkün olduğunca kitap okumalısın. Sadece soru çözerek bu saydığım becerileri edinemezsin, kitap da okumalısın. Kitap okuman, soruları daha hızlı okuyup kavrayabilmeni ve dolayısıyla zamanla yarıştığın sınavda bir adım önde olmanı sağlayacaktır. 

Olumlu düşün, olumlu olsun!

Yazının başında, davranışlarımızın düşünce ve duygularımızı etkilediğini söyledim. Bununla ilgili yapılan önemli bir araştırma var, şimdi bundan söz edeceğim: Üniversite öğrencileriyle yapılan bir deneyde, katılımcılar iki gruba ayrılıyor. Bir grup verilen kalemi bir ucu bir tarafa diğer ucu diğer tarafa bakacak şekilde ağızlarında tutuyor. Diğer grup kalemin silgi olan ucunu dudaklarının arasında tutuyor. Bu eylemlerden ilki gülümseme, ikincisi ise somurtma ifadesi oluşturuyor. İkinci aşamada ise katılımcılara kalemleri ağızlarında tutarken çizgi film izlettiriliyor. Bilinçli olarak yapılmasa da gülümsemekte olan katılımcılar, somurtanlara göre çizgi filmi çok daha eğlenceli buluyor.  

Bir olay karşısında takındığımız ifadeler, biz farkında olmasak bile düşünce ve duygularımızı etkiliyor. Dolayısıyla sınava hazırlık sürecinde duygu ve davranışlarını gözden geçir; olumlu düşün ki olumlu olsun! 

Elin beyninden önce çalışmalı 

Ne zaman bir basket maçı seyretsem, yıllar öncesine gider, düşünürüm. Yıl 1977, üniversite sınavına hazırlanıyorum. Dershanedeki ilk günüm, aylardan ağustos. O dönemlerde kurslar okullar açılmadan 3 hafta önce başlıyordu. İlk ders matematikti. Hoca sınıfa girdi. Kapıdan girer girmez kapının yanındaki duvara yaslandı. Sınıfa şöyle bir göz attı, ‘Hoş geldiniz, kolay gelsin, hayırlı olsun’ demeden, ağızından ilk şu kelimeler döküldü: “Soruyu çözerken, eliniz beyninizden önce çalışmalı!” Anlamadık, daha doğrusu bir anlam veremedik! İnsan önce düşünür sonra çözer. Bugüne kadar hep böyle olmuştur! 

Devam etti, “Beyninize gerek kalmadan eliniz soruyu doğru çözmeli beyniniz şaşırmalı” dedi. Bu ifade karşısında beynimiz değil, biz şaşırdık! Sınıfta bir sessizlik oldu, bir müddet durdu, baktı işin içinden çıkamıyoruz, “Basket maçını bir düşünün: Önünde engelleyen oyuncu, seyircinin baskısı, saniyeler değil saliseler, potaya o kadar mesafe, hiç duraksamadan, hiç düşünmeden top oyuncunun elinden çıkıyor, çembere bile çarpmadan top filenin içine gömülüyor. Oyuncu her yerden, her pozisyonda atıyor ve topu her seferinde potaya sokuyor. Hayret ediyor, hayran kalıyorsunuz” dedi ve devam etti:  “O anda oyunu durdurun, her seferinde topu potaya sokan oyuncunun yanına gidin ve ‘Bu işin sırrı nedir, bu topu her seferinde bu potaya nasıl sokuyorsun’ diye sorun, her seferinde topu sokan oyuncu bile durup düşünmeye başlar!”  

Peki, bu iş nasıl oluyor? Çünkü eli beyninden önce çalışıyor da ondan! Peki, eli beyninden önce nasıl çalışıyor? Arkada öyle bir çalışma var ki öyle sıkı bir antrenman var ki çok iyi çalışmak zorunda olduğunu biliyor… Maçta fırsat eline geldiğinde, durup düşünecek zamanı yok ve düşünmeden hareket etmek zorunda. Onun için çok iyi antrenman yapması, çok iyi hazırlanması gerekiyor. Bu örneği hiç unutmam, dershanede öğrendiğim en önemli dersti! 

Ortalamalar neden düşük?

TYT kolay bir sınav, kimse bu sınavın zor olduğunu iddia etmesin! TYT, içerik açısından 12. sınıfa hitap eden bir test değildir. Daha açık konuşayım; TYT’de Temel Matematik diye bir test var, kim bana liselerde temel matematik diye bir ders olduğunu söyleyebilir? Bu test, olmayan bir dersin testidir. Bu testin gerçek adı ‘matematiğin temelidir.’ 12. sınıf öğrencisine ‘matematiğin temeli’ sorulmayacağına göre, ayıp (!) olmasın diye bu teste ‘Temel Matematik’ adı verilmiş. 2023 TYT’de Temel Matematik testinin 40 sorudaki ortalaması 7,4 net. Peki, “Bu test bu kadar kolay ise, ortalaması neden düşük?” diye soracaksınız, söyleyeyim… 

40 matematik sorusunun 8 veya 9’u geometri sorusu. Bu sorular zaten baştan bırakılıyor. Adayların geometri dersine karşı ön yargısı var, daha baştan ‘yapamam’ diyorlar. Bu son derece hatalı bir tutum, insan çalışmadan nasıl ‘yapamam’ der ki? Olmuyorsa, o zaman iki kat çalışın; olmadı mı, o zaman üç kat çalışın. Mutlaka bir çözüm yolu vardır, ancak bırakmak bir çözüm yolu değildir! Zihniniz şu anda en verimli dönemini yaşıyor, dolayısıyla her bilgiyi rahatlıkla kavrayacak dönemdesiniz. Ön yargılı davranmayın ve hemen ‘pes’ etmeyin. 

Aynı hatayı SÖZ. öğrencileri de yapıyor, sürekli mazeret uyduruyorlar; ‘Çalışsam da yapamam, ben bu dersi sevmiyorum, bu testin katkısı bana az’ vb. 4 milyondan fazla adayın gireceği bir sınavda, şayet kazanmak ve başarılı olmak istiyorsan, sana en önemli tavsiyem “sorun değil, çözüm üretmen olur!”   

2024 YKS sınavı sonrası net sayılarına göre puanını hesaplamak için YKS puan hesaplama sayfasını kullanabilirsin.

Konuk Yazar: Sadık Gültekin

Eğitim Uzmanı

Yazara ait diğer yazıları okumak için buraya tıklayabilirsin.