Tercihlerimde yanılmaktan korkuyorum, ne yapabilirim? 

Her yıl sınava başvuran her 100 adayın 25’inin tercihlerinde yanılanlardan oluşması bu korkunun yersiz olmadığı anlamına geliyor. İşte o sürece yeniden başlayan 25 adayın yaptıklarını yapmaman, yapmadıklarını ise yapman gerekiyor diyerek söze başlayalım. 

Eğer kendinle, yapabileceklerinle, yetkinliklerinle ve seni sen yapan farklılıklarınla ilgili bir fikrin yoksa, baştan söyleyelim yanılma payın çok yüksek. Ben önümdeki 5, 10, 20 ve 40 yıl ne yapmak, nerede olmak istiyorum sorularının çok ayrıntılı olmasa da en azından minimum düzeyde makul cevapları olmalı. Seni yanılgıya düşüren ilk sebebi sakın dış faktörlerde arama, bu senin içinde!. Ne kadar kendini tanır, bilir ve buna uygun hayaller kurabilirsen bu tuzağa düşmeden ilerliyorsin. 

Bir diğer önemli nokta da yüzlerce farklı akademik program çeşitliliği içinden hangilerini bilip, hangilerini bilmediğin. Programlara ve kariyer alanlarına ilişkin bilgini artırdıkça hem karar sürecini kolaylaştırıyor hem de yanlışa düşme tuzağının bir eşiğini daha hasarsız geçmiş oluyorsun. Bilinen klasik alanlara yönelmek yerine hiç bilmediğin, ama öğrendiğin an senin fazlasıyla ilgini çekecek yeni programları keşfetmelisin. 

Bütün tercihlerin aslında nihai bir hedefi vardır. Eğitim sürecinden başarıyla çıkmak ve mezuniyet sonrası hemen güzel bir kariyer yolculuğuna yani işe başlamak. Bazıları için kariyer daha önemliyken bazıları için maddiyat her şeyden önemli olabilir. Peki burada senin önceliğin hangisi? Statü mü, para mı, yoksa her ikisi birden mi? Yukarıda belirttiğim ilk iki maddeyi es geçip bu maddeye odaklandıysan, aman dikkat!. Yanılgıya düşmemek için daha dikkatli karar almalısın. 

Herkes için doğru olan program senin için doğru olmayabilir. Bir programa talebin fazla olması senin için uygun olduğu anlamına gelmiyor.İstihdam olanakları yüksek diye sevmediğin ve istemediğin bir mesleği icra etmeye kendini zorlamamalısın. Severek ve isteyerek yaptığın bir iş seni o mesleğin seçkin bir temsilcisi yapabilir.  

Yanılmaktan da korkmamalısın. Hayatta ilk kez ve son kez yanılıyor da olmayacaksın. Bazen yanılgıların seni doğru adreslere eriştirdiği gerçeğini de göz ardı etme. Zira kariyer hayatı okul hayatı ile de sınırlı değil. 

Günümüzde mesleklerin geçerliliğinin 5-10 yıl olduğunu da unutma. Şu an hata yaptığını düşünsen de hayatının bundan sonrasında seni bu hatadan döndürecek onlarca fırsatın karşına çıkacağını da asla unutma. 

Seni hataya zorlayacak bir diğer sebep de tercihlerini kendin için değil, ailen, arkadaşların, yakınların, öğretmenlerin, özetle senin dışındakileri memnun etmek için yapmandır. Bu senin hayatın senin kariyer yolculuğun. Bu yolculukta elbette sana eşlik edecek çok sayıda dostun, arkadaşın ve aile fertlerin olacak, ama bu yolculukta başrol senin!. Başkaları için değil kendin için bir seçim yapmalısın.Akademik eğitimin salt meslek bilgisi olmadığını da dikkate almalısın. Bu eğitim sürecinin sosyal, kültürel, sanatsal ve felsefi kişiliğini de geliştireceğini düşünmeli ve seçimlerini bu yetkinlikleri besleyecek program ve üniversitelerden yana kullanmalısın. 

Hata yapmaktan korktuğun sürece hata yapma riskin de yüksek olacaktır. Kendine ve yapacaklarına güvenmelisin.

Salim Ünsal, 30 yıllık kariyer hayatı boyunca ülkemizdeki ve dünyadaki merkezi sınavların teknik ve istatistik analizlerini yaparak, adayların sınav psikolojisi ve başarısına etkisi üzerinde çalışmalar yapmıştır. Ülkemizdeki merkezi sınavlarla ilgili önemli bir bilgi kaynağı olan Ünsal, sunduğu güvenilir verilerle adaylara yön göstermektedir. Sınav ve tercih süreciyle ilgili yaptığı birçok radyo ve televizyon yayınıyla geniş kitlelere ulaşmaktadır. Kendini "Rehberlik ekipler amiri" olarak tanımlayan Ünsal, pek çok rehber öğretmenin ve kariyer danışmanının çalışmalarına da rehberlik etmektedir.