Sınav stresi nasıl azaltılabilir ve özellikle sınav anındaki stres nasıl yönetilmeli?

Sınava hazırlığın yarattığı stresten başka bir de sınavın ayrıca stres yaratan bir yönü vardır. Stres kaynağı, sınavın kendisi değil daha çok sınav sonrasında yaşayacağın olası tablo, yetersizliğin, hedeften uzaklığın, çalışmana rağmen yapamayacağın endişesi gibi zihninde yer bulan endişelerdir.  

Baştan itibaren hemen sonuca ulaşma isteğin kaygını ve stresini artırır. Bunun bir süreç gerektirdiği ve zamanla hedefine ulaşabileceğin gerçeğini asla göz ardı etmemelisin. 

Dersi dinlerken, bireysel olarak çalışırken, tekrar ederken hatta o konuya ait testleri çözerken karşılaşmadığın bazı sorunlarla genelde sınavda karşılaşman muhtemel olabilir. Çünkü sınav hem içeriği hem müfredat zenginliği hem de yeni ve eski öğrendiklerini sorgulayıcı niteliği bakımından ayrı bir hazırlık psikolojisi gerektirir. Çoğu aday yaprak test olarak nitelenen konu testlerini yanlışsız yapıyorken olay sınav denemesine geldiğinde yanlışların ve boşların sayıları artabilir. Bu eğer sınav deneyimini sık yaşamamışsan olağan bir durumdur. 

O halde bir taraftan hazırlanırken bir taraftan da belirli periyotlarla deneme sınavlarına katılman ve bu sınavları gerçek sınav zaman ve koşuluna uygun olarak yapman seni olası gerçek bir sınav ortamına hazırlar. Hem soru çözme hızını artırır hem sınavda zamanı verimli ve doğru kullanmayı öğrenir hem de kodlama disiplini kazanırsın. Belki hazırlık sürecinin başında deneme sınavı periyotları biraz daha uzun aralıklı olabilir, ama sınav yaklaştıkça bu periyotların aralıklarını kısa tutman sınav yaklaştıkça bu deneyimi daha iyi ve doğru kazanmanı sağlayabilir. 

Deneme sınavlarını işin direksiyon eğitimi olarak tanımlamak yanlış olmaz. Bu eğitimi gerçek saha koşullarında ne kadar sıklıkla ve verimle yaparsan reel trafik koşullarında (gerçek sınavda) direksiyona o kadar hakim olur (sınavı başarıyla sürdürür) güvenli bir sürüş tekniğini (gerçek bir başarıyı) yakalarsın.  

Her ne kadar deneme sınavları gerçek sınavın bir prototipi olsa da gerçek sınav ortamı gibi kaygı ve stres yaratmayacaktır. TYT ya da AYT’ye girdiğinde beklentin yüksek ama hazırlıklarının hala yetersiz olduğuna ilişkin bir kaygı ile salonda kitapçığını açtığında bazen bütün bildiklerini unuttuğunu hissedebilirsin. Bu da sınavın tamamına yansımadığı sürece olağan bir durumdur. Soruları cevaplandırmaya geçtiğin an bunun olumsuz etkisinin kaybolacağını ve odaklanmayı hemen sağlayabileceğini unutma. 

Sınav anında soru çözmeye hangi dersten başlayacağın, hangi teste ne kadar zaman ayıracağın, sana zaman kaybettirecek sorulara karşı nasıl bir yöntem geliştireceğin, sınavda yorgunluk ve dikkat kaybı yaşadığında hangi aralıklarda ve hangi sıklıkla dinleneceğin ve nefes egzersizleri yapacağın tamamen deneme sınavlarında bir davranış ve taktik kalıbına dönüşmelidir. Sınav anına kadar bu yönde bir sınav stili oluşturamadıysan, sınavının başarısızlıkla sonuçlanması muhtemel olabilir. 

Yine sınav anında seni kaygılandıran ve strese sokan unsurların başında zamanı verimli kullanamama gelir. Özellikle TYT zamanla da yarışacağın bir sınavdır. Sorular ve paragraflar uzun ve zaman alıcıdır. Bir soruya ayırman gereken zamanı baştan itibaren planlamalı ve bu konuda bir davranış kalıbı geliştirmelisin. Gerçek sınav ortamı asla yeni bir deneyim kazanma anı değildir.  

Sınav anında okuduğunu anlamıyor ve çevresel her uyarıya dikkat kesiliyorsan, kaygı ve stresin yarattığı konsantrasyon bozukluğu ile karşı karşıya olduğunu bilmen gerekir. Böyle bir durumda kısa bir süreliğine kalemi kağıdı bırakman, derin nefes alman, belki bir yudum su içmen, sırada oturuş postürünü değiştirmen yararlı olabilir. Bunu bir sınav süresi boyunca iki veya üç kez yapman asla zaman kaybı değildir. 

Salim Ünsal, 30 yıllık kariyer hayatı boyunca ülkemizdeki ve dünyadaki merkezi sınavların teknik ve istatistik analizlerini yaparak, adayların sınav psikolojisi ve başarısına etkisi üzerinde çalışmalar yapmıştır. Ülkemizdeki merkezi sınavlarla ilgili önemli bir bilgi kaynağı olan Ünsal, sunduğu güvenilir verilerle adaylara yön göstermektedir. Sınav ve tercih süreciyle ilgili yaptığı birçok radyo ve televizyon yayınıyla geniş kitlelere ulaşmaktadır. Kendini "Rehberlik ekipler amiri" olarak tanımlayan Ünsal, pek çok rehber öğretmenin ve kariyer danışmanının çalışmalarına da rehberlik etmektedir.