Sapro İnsan Kaynakları Direktörü ve İcra Kurulu Üyesi Nilgün Zincirkıran, İnsan Kaynakları departmanı olarak en önemli motivasyon kaynaklarının, çalışanlarının yanında olarak onları eğitmek ve kariyer hedeflerini desteklemek olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Başarıyı desteklemek temel felsefemizdir.”
Sapro İnsan Kaynakları Direktörü ve İcra Kurulu Üyesi Nilgün Zincirkıran, bu yıl 21 yaşına giren Sapro’ nun, Türkiye’nin en büyük 496’ncı sanayi kuruluşu, en büyük 242’nci ihracatçısı ve sektörde ihracat lideri olduğunu belirterek, İK stratejilerini, süreçlerini ve projelerini anlatıyor.
Yapılanmanızdan kısaca bahseder misiniz?
Sapro, 1997 yılında kuruldu. Sapro olarak yüzde 40’ın üzerindeki pazar payı ile Türkiye’nin en büyük ıslak mendil üreticisiyiz. “Islak mendil uzmanı” olan Sapro, aynı zamanda dünyanın en büyük ıslak mendil üreticilerinden biri. Kurulduğumuz günden beri üretimimizin yüzde 75’ini ihraç ediyoruz. Sapro, Türkiye’nin en büyük 496’ncı sanayi kuruluşu, en büyük 242’nci ihracatçısı ve kendi sektöründe ihracat lideri.
Kendimizi sürekli olarak geliştiriyoruz. Son olarak Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ile Londra Borsası işbirliğinde hazırlanan “Türkiye’nin Yükselen Liderleri” araştırmasında yer alan yüz şirketten biri olduk ve Türkiye’nin İlham Veren Şirketleri listesine girdik.
Sapro olarak Private Label sektöründe faaliyet gösteriyoruz ve 6 kıtada ve 62 ülkede, 1.152 marka için üretim yapıyoruz. Kendimize ait Hops markamız da bulunuyor.
Ortaköy-Silivri’de 35 bin metrekare kapalı alana sahip entegre bir fabrikada hizmet veriyoruz. Fabrika, günlük 120 milyon yaprak üretim kapasiteli ve 10 bin paletlik depolama alanına sahip bir tesis.
Ar-Ge’ye en fazla yatırım yapan Türkiye’deki ilk 250 firma arasındayız. Ar-Ge birimimizde 35 kimya mühendisi ve 5 biyolog çalışıyor. 4 adet kimyasal analiz, mikrobiyoloji laboratuvarı, giriş kontrol ve grafik birimlerini bünyemizde bulunduruyoruz. Ciromuzun yüzde 1’ine yakın kısmını Ar-Ge çalışmalarına ayırıyoruz.
Kaç çalışanınız var?
Sapro bünyesinde dört şirketimiz bulunuyor. Koli ve ambalaj üretimini Tetra A.Ş. yaparken, plastik üretimini Multipak A.Ş şirketimiz yapıyor. Nonwoven üretimini ise Lotus Teknik A.Ş üstleniyor. Hammaddesini kendi bünyesinde üreten Avrupa’daki tek firmayız. Söz konusu 4 şirketimizde 700’e yakın çalışanımız var.
Çalışanlarımıza kadın veya erkek diye bakmıyoruz. Çalışanlarımız vizyonumuza uyum sağlıyor mu, aynı hızda ilerleyebilir miyiz gibi kriterler bizim için daha önemli.
Kadın çalışan oranımız yüzde 45’ler düzeyinde. Bünyemizde vasıfsız üretim elemanı olarak işe başlayan ve eğitimlerle yetişerek halen şirketimizde görev yapan 5 kadın operatörümüz bulunuyor. Ayrıca yine vasıfsız üretim elemanı olarak başlayıp üretim hatlarından sorumlu bir kadın takım liderimiz ve iki kadın takım lideri yardımcımız yer alıyor.
İnsan Kaynakları departmanınız hangi süreçleri yönetiyor?
Firmamızda İK departmanının proaktif bir rolü bulunuyor. Öncelikle şirketle ilgili alınan stratejik kararlarda aktif rol alıyor ve firmadaki tüm birimlerle birlikte çalışıyor. Çalışanlarımız İK departmanına her zaman ulaşabiliyor.
İnsan Kaynakları uygulamalarımızı şekillendirirken tüm fonksiyonlardan temsilcilerin katılımıyla süreçleri yönetiyoruz. Genel yaklaşımımız çok demokratik. Böylece daha sahip çıkılan ve uygulanabilir yöntemlerle ilerliyoruz.
İK departmanı olarak seçme-yerleştirme, eğitim ve gelişim, kariyer planlama ve yetenek yönetimi, performans yönetimi, personel işlemleri, ücret, çalışan bağlılığı uygulamaları gibi süreçleri yönetiyoruz.
İnsan Kaynakları uygulamalarımız uluslararası Sosyal Uygunluk Standartları çerçevesinde yurt dışı müşterilerimiz tarafından da sürekli denetleniyor.
Sektörünüze özel adayları seçerken hangi niteliklere önem veriyorsunuz?
İK departmanı olarak en temel amacımız, firma kültürümüzle uyumlu insan kaynağına ulaşabilmek. Bu kişileri ailemize kazandırıp, bilgi ve deneyimimizle geliştirerek kariyer planlarına destek olmak ve bu şekilde hem şirketimizin başarısını artırmak hem de sektöre yeni liderler kazandırmak istiyoruz.
Biz insan kaynağı konusunda yıldız transferlerle değil, genç takımdan yetiştirdiğimiz dinamik personellerle yolumuza devam ediyoruz. Çünkü Sapro’nun en büyük özelliği ürünlerinin kaliteli ve pazarlama gücünün yüksek olması. Bu sayede en yakın rakibimizin 10 katı ihracat gerçekleştirebiliyoruz.
Sapro, ihracat yaptığı pazarlarda kalıcı olmak için; “kalite ve hijyen”, “taleplere en geç bir gün içinde cevap verme” ve “müşteri memnuniyeti” konularına özel önem gösteriyor. Bu prensip sayesinde dünyada 6 kıtada Sapro ürünleri satılıyor. Şirketimizin ruhuna uygun olarak “hız” stratejimize adapte olabilen, dinamik, İngilizce tabirle “multitasking” ve durumdan vazife çıkarabilen personel profilini arzuluyor ve bu insanlarla çalışıyoruz.
Çalışanlarınıza yönelik motivasyon uygulamalarınızı anlatır mısınız?
Öncelikle çalışanlarımızla her an temas halindeyiz. Tüm çalışanlarımız herhangi bir sorunla karşılaştıklarında 24 saat bizimle irtibata geçebilir. Çalışanlarımızın aileleriyle birlikte katıldıkları, şirketimizin üst yönetiminin de yer aldığı organizasyonlarımız var. Yılda en az bir defa tüm çalışanlarımızla yemekli bir organizasyonda bir araya geliyoruz.
Uygulamalarımızın hiçbirinde çalışanlarımızı mavi veya beyaz yakalı olarak ayırmıyoruz. Şirketimizde 5, 10, 15, 20 yılını doldurmuş çalışanlarımıza plaketler ve ödüller veriyoruz. Bütün bunlar hem çalışanlarımızın motivasyonunu artırıyor hem de şirkete karşı bağlılıklarını güçlendiriyor. Şirket yönetimi de çalışanları aileden biri olarak görüyor. Bütün bu koordinasyonu sağlayan da kuşkusuz İK departmanımız.
Başarıyı desteklemek temel felsefemizdir. En önemli motivasyon kaynağımızın, personelimizin yanında olarak onları eğitmek, yetiştirmek ve kariyer hedeflerini desteklemek olduğunu düşünüyoruz.
Şu an firmamızda farklı birim ve kademelerde, genç yaştan itibaren Sapro’da yetişmiş üst düzey yöneticilerimiz bulunuyor. Halen başarılı genç çalışanlarımız da iç ve dış kaynaklı ek eğitimler ve rotasyonla desteklenerek ara kademe yöneticiler olarak yetiştiriliyor.
Bu duruma örnek olarak Üretim Müdürümüz Aykan Arslan’ı verebiliriz. Kendisi 2002’de şirketimizde işe başladı. Bakım mühendisiydi. Üç yıl sonra Vardiya Üretim Sorumlusu, 2010’da Üretim Şefi, 2012’de Üretim Yöneticisi ve nihayet bu yıl Üretim Müdürü oldu. Neredeyse her kademede yer aldı ve üretimin her aşamasına hakim oldu. Kendisi bizim için yıldız bir transferden daha değerli.
“Teorik bilgilere sahip genç bir mühendis olarak başladığım çalışma hayatımda, üniversitede edindiğim tüm bilgileri Sapro’da uygulama olanağı buldum. Sapro’nun çalışanlarının gelişimini ve ilerlemesini desteklemesiyle ben de şu anki konumuma yükselebildim” sözlerinden şirketimizin Üretim Müdürümüz Aykan Arslan için ne kadar değerli olduğunu anlayabiliyoruz.
Yorum yapmak ister misin?