Hem gündelik hayat hem de iş hayatı arasında koştururken, 24 saatlik zaman dilimi bazen size de yetersiz geliyor mu? Eğer öyleyse, uzmanından öneriler bu yazımızda!
Girişimci, Yazar ve Konuşmacı Perçin İmrek, kendi tecrübelerinden yola çıktı ve etkili zaman yönetimi için önerilerini sizin için paylaştı.
Hem bireyler hem de kurumlar zaman yönetimi konusunda oldukça muzdarip. Bunu ilgili eğitimlere olan yoğun talepten de kolaylıkla anlayabiliyoruz. Herkes kendini bu konuda bir şekilde “geliştirmek” istiyor. Evet, zaman yönetimi konusunda bilgi sahibi olmak, kendi ritmini anlamak, 24 saati optimize etmek faydalı. Çünkü, biliyoruz ki üstün başarılı gördüğümüz birçok kişinin de işlerini yoluna sokmak için sadece 24 saati var. Fakat artık “Zamanını yönetmek’’ sadece 24 saatini yönetmekten ibaret değil. Zaman yönetiminin kapsamı fazlasıyla genişledi. Ben, kendi verdiğim eğitimlerde bireysel zaman yönetiminin dışında, iki konuya da özellikle parmak basmaya özen gösteriyorum:
1- Delege etmek
24 saatimiz hiçbir zaman 24 saat + 1 dakika olamayacağı için doğru kişilerle, doğru ekiplerle birlikte çalışarak bu 24 saati en iyi şekilde kullanmalıyız. 5 kişilik bir ekibin 24×5, 500 kişilik bir ekibin 24×500 anlamına geldiğini unutmamalıyız. Kendi 24 saatimizi genişletemesek de başkalarıyla birlikte çalışıp bu 24 saati katlayabiliriz.
Kendimden örnek verecek olursam; bir eğitmen olarak aynı anda sadece tek bir yerde eğitim verebilirim. Fakat geçtiğimiz haftalarda ben yurt dışında bir eğitimdeyken, 3 eğitmenim İstanbul’da 3 ayrı eğitim veriyordu… Burada önemli olan her yere yetişmeye çalışırken verimli olmaktan uzaklaşmak yerine, mümkün olduğunca en iyi nasıl organize olunabileceğine kafa yormak gerektiği. Bu doğrultuda siz de kendi çalışma şeklinize ya da işinize uygun bir çözüm üretebilirsiniz.
2- Doğru sistemlerle “Zamanı kaldırmak”
“Zaman kaldıracı” terimini daha önce duymuş olabilirsiniz. Bu genelde “multi-level marketing” (çok katlı pazarlama) firmalarının sistemine uyduğu için onların daha sık kullandığı bir terimdir.
Örneğin; bir gün fiziksel olarak çalışmamız mümkün olmayabilir. Fakat doğru sistemleri kurarak aktif olarak çalıştığımız dönemde zamanımızı katlayacak önlemler alabiliriz. Hatta çalışmadığımız anlarda bile (uyku, hastalık, emeklilik vs…) sistemin bize kaynak üretmesini sağlayabiliriz.
Bu konudaki şahsi örneğimi şöyle verebilirim; özellikle bugünün teknolojisi ile eğitimlerimi online platformlara yükleyip, bu platformlardan satışa çıkarabiliyorum. İlk örnekteki gibi, fiziksel olarak verdiğim bir eğitimi bir zamanda tek bir yerde verebilirken ve kazandığım para verdiğim eğitim sayısıyla orantılıyken, bir kere hazırlayıp online platforma yükleyip sattığım bir eğitim, her satın alındığında para kazanabilirim. Tek yapmam gereken iyi bir eğitim içeriği oluşturmak, platforma yüklemek ve gerektiği zamanlarda güncellemeleri yapmak. Bu eğitimi; aynı anda 10 kişi de satın alabilir, 20 farklı ülkeden insanlar da satın alabilir, ben uyurken de satın alabilirler. Bu da 24 çarpı sonsuz demek.
Özet olarak, zaman yönetimi sadece 24 saatini idare etmek değildir. Bu kısmı çok önemli olsa da zaman yönetimi konusunda öğrenilecek ve geliştirilecek çok şey var. Bunları anladıkça, içselleştirdikçe ve uyguladıkça, işte o zaman gerçek farkı yaratacağız.
Konuk yazar: Perçin İmrek / Girişimci, Yazar ve Konuşmacı