Türkiye’nin en büyük online istihdam platformu Kariyer.net olarak Curiocity Research iş birliğiyle gerçekleştirdiğimiz “Deprem Sonrası Çalışma Hayatı Araştırması”nın sonuçları belli oldu. Araştırma, deprem felaketinin iş dünyasını nasıl etkilediğine dair dikkat çekici veriler ortaya koyuyor.
“Deprem Sonrası Çalışma Hayatı” araştırması, nisan ayında 1262 çalışan ve 1522 insan kaynakları profesyoneli/şirket yöneticisinin katılımıyla gerçekleşti. Araştırma sonuçlarına bakıldığında İstanbul, İzmir gibi deprem riski bulunan illerde endişenin daha büyük olduğu görülüyor.
İmkân sunulsa çalışanların %67’si başka şehre taşınmayı istiyor
Araştırmaya katılan çalışanların yaklaşık %30’u depremden sonra işini değiştirmeyi düşünüyor. İş değiştirmeyi düşünenler, deprem sonrası bakış açılarının değişmesi ile ailelerine daha fazla zaman ayırmak istemelerini ve yaşadıkları şehirde depreme karşı herhangi bir hazırlığın olmamasını gerekçe gösteriyorlar. Araştırmaya katılan çalışanların %76 gibi büyük çoğunluğu tamamen ofisten çalıştığını belirtiyor. Hibrit, esnek veya uzaktan çalışma modeli uygulayanların oranları %10’un altında kalıyor. Çalışma modelinin uygun olması durumunda, yaşadığı ili değiştirebileceğini belirtenlerin oranı ise %67.
Ev değiştirememenin en büyük sebebi yüksek kiralar
Araştırma sonuçlarına göre çalışanların %89’u deprem endişesi yaşıyor. Bu endişenin özellikle kadınlarda ve İstanbul – İzmir illerinde yaşayanlarda daha belirgin olduğu görülüyor. Katılımcıların %37’si yaşadığı evin depreme dayanıklı olduğunu, %19’u ise dayanıklı olup olmadığını bilmediğini söylüyor. Yine araştırmaya göre, çalışanların %19’u yani her 5 çalışandan biri deprem nedeniyle evini değiştirdiğini ya da değiştirmeyi düşündüğünü belirtiyor. Ev değiştirenlerin %59’u aynı ilde başka bir konuta, %35’i ise başka bir ile taşındığını ya da taşınacağını belirtiyor. Ev değiştirmeye engel olan sebeplerin en başında ise %49 oranla kira maliyetleri geliyor.
Fatih Uysal: “Daha fazla empatiye sahip çalışma alanları yaratmamız gerekiyor”
Depremin yaralarını el birliğiyle sarmaya devam ederken, çalışma hayatının da deprem nedeniyle önemli değişimlerden geçtiğini söyleyen Kariyer.net CEO’su Fatih Uysal, araştırmanın sonuçlarını şöyle değerlendirdi: “Afet öncesi ve afet sonrası diye ayırdığımızda bu dönemde daha iyi bir yaşamı yeniden tasarlama adına hepimize özellikle de işverenlere önemli görevler düşüyor. İşverenlerin öncelikle çalışanların ihtiyaçlarını gözetmeye ve hayatlarını kolaylaştıracak adımlar atmaya odaklanmaları gerekiyor. Şirketler, çalışanlarının STK üyeliğini destekleyici adımlar atarak, çalışanların topluma faydalı olma ve anlam arama ihtiyacını beslemeleri için onlara yol gösterici olabilirler. Ayrıca kurum içi düzenlenecek eğitimlerin periyodik olarak verilmesi hem çalışanların olası afet durumlarına hazırlıklı olmaları hem de afet sonrası psikolojik olarak dayanıklı olmaları açısından son derece önemli. Daha esnek çalışma ortamı, yan haklar ve farkındalığı arttıracak eğitim programlarını hayata geçirmek; yeteneği çekmek ve elde tutmak için bugün şirketlerin en büyük kozları haline gelmiş durumda. Afetler, salgın hastalıklar, ekonomik krizler, savaşlar insanların her anlamda zorlandıkları dönemler. Bu nedenle iş yaşamında da daha insan odaklı ve çok daha fazla empatiye sahip çalışma ortamları yaratmamız gerekiyor”.