Kadın istihdamına özellikle önem veren ve çalışan memnuniyeti oldukça yüksek olan MAPFRE Sigorta’nın, insan kaynakları uygulamalarındaki başarısını İnsan Kaynaklarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Necla Aksoy ile konuştuk…
Yapılanmanız hakkında bilgi alabilir miyiz? Şu anda bünyenizde kaç kişi çalışıyor?
İspanya’nın en büyük sigorta grubu olan MAPFRE, Avrupa ve Amerika olmak üzere beş kıtada 100’den fazla ülkede sigorta, reasürans, asistans ve finansal hizmetler alanlarında faaliyet gösteriyor. Tüm sigorta branşlarını kapsayan, zengin ürün portföyümüzle müşterilerimizin her türlü hizmet ihtiyacının karşılanması ve mal varlıklarının güvencesi için özel olarak geliştirilmiş rekabetçi çözümler sunmanın yanı sıra yatırım ve emeklilik fon yönetim faaliyetlerinde de bulunuyoruz.
MAPFRE, 37 binden fazla çalışanı ve dünyanın dört bir yanındaki 5 bin’in üzerinde ofisiyle 37 milyon müşteriye ulaşıyor. Türkiye’deki çalışmalarımızı ise MAPFRE Sigorta adı altında sürdürüyoruz. 800’ün üzerinde çalışanımız ve 2.500’ü aşkın acentemizle hizmet veriyoruz. Çalışanlarımızın yaş ortalaması 35 ve yüzde 25 gibi önemli bir oranı 30 yaşın altında.
Firmanızda İK departmanı hangi süreçleri yönetiyor?
İnsan ve toplum odaklı bir şirket olan MAPFRE’nin tüm insan kaynakları uygulamalarının altında, çalışanlar ve toplum için fark yaratabilme gayesi yatıyor. Bu nedenle esneklik ve çeviklik sağlayan yapıların oluşturulması, yetenek yönetimi, ücret ve takdir politikaları ile profesyonel gelişim gibi temel insan kaynakları faaliyetlerinin yanı sıra sürdürülebilirlik, dijital dönüşüm ve çeşitliliğe de odaklanıyoruz.
“Çeşitlilik ve fırsat eşitliği” politikamıza özellikle değinmek isterim. Bu politika, her bireyin farklı olduğunu kabul ederek özel veya ayrımcı davranışların ortadan kaldırılması yoluyla kişilerin bireyselliğine saygı gösterilmesi temeline dayanıyor. Bu çerçevede sadece cinsiyet değil tüm farklılıklar çeşitlilik olarak kabul ediliyor ve bunlar bireyler, toplum ve kurum için birer avantaja dönüştürülüyor.
MAPFRE olarak çok önemsediğimiz bir konu da, kadın istihdamı. Bu alandaki yaklaşımımızı, kurumsal sürdürülebilirlik planlarımız kapsamında, çeşitlilik başlığı altında değerlendiriyoruz. İş ortamında, özellikle yönetim seviyelerinde, doğru kadın – erkek oranı seçiminin şirketlerin performansını orta ve uzun vadede yukarıya taşıdığı fikrinin sıkı bir savunucusuyuz. Bu bağlamda, organizasyonumuzda yönetim pozisyonundaki kadın ve erkek çalışanların oranını stratejik performans göstergesi olarak takip ediyor ve bu konu ile ilgili farkındalığın artmasına yönelik eğitim programları uyguluyoruz.
Kadın çalışanlarımızın liderlik yönlerini daha da geliştirmek adına “Cinsiyet Konusu Odaklı Çeşitlilik ve Kapsayıcı Liderlik Programı” ile “Kadın Yöneticilere Özel Liderlik Gelişim Programı” olmak üzere iki eğitim programını hayata geçirdik. Bu ve diğer tüm fırsat eşitliği çalışmalarımız sayesinde Şubat 2018’de KAGİDER tarafından toplumsal cinsiyet eşitliğini ve istihdamda kadın güçlenmesini destekleyen, şirketlere bağımsız bir değerlendirme sürecinin ardından verilen “Fırsat Eşitliği Modeli (FEM) Sertifikası”nı almaya hak kazandık. Bu sertifikasyonu sigorta sektöründe alan ilk şirket olmak ise bizler için ayrı bir gurur kaynağı.
Sektörünüze özel adayları seçerken hangi niteliklere önem veriyorsunuz?
İşe alımlarda, tüm dünyadaki MAPFRE şirketlerinde uygulanmakta olan global seçme yerleştirme süreçlerini uyguluyoruz. Seçme ve yerleştirmede ana ilkemiz, ayrım yapmadan, ayrıcalık tanımadan işin gerektirdiği yetkinliklere sahip ve MAPFRE değerlerini benimseyip yaşatacak adaylara fırsat eşitliği sunmak. Yönetici işe alımı konusunda ise önceliğimiz mevcut çalışanlarımıza terfi imkanı sağlamak. Sadece bünyemizde pozisyona uygun çalışanımızın bulunmadığı durumlarda dışarıdan yönetici işe alımı yapıyoruz.
Çalışanlarınıza yönelik motivasyon uygulamalarınızı anlatır mısınız? Çalışan bağlılığı için neler yapıyorsunuz?
Günümüz çalışanlarının çalışma sürelerini belirleyen pek çok unsur var. Takım çalışmasına yatkın keyifli bir iş ortamı, şirket içi olanaklar, işin sağladığı tatmin, mesleki ve bireysel gelişime katkı, kariyer fırsatı, ücret politikası ve yan haklar bunlardan birkaçı. MAPFRE Sigorta olarak sağladığımız imkanlar ve çalışanların motivasyonunu yükselten projelerimizle çalışan bağlılığımızı her geçen yıl arttırıyoruz. Şirketimizde çalışan bağlılığı bugün itibariyle yüzde 93 oranında. Bu oran yönetim seviyelerine çıktıkça yüzde 99 seviyesine ulaşıyor. Özellikle 2010 yılından bu yana, insan kaynakları yönetimi kapsamında gerçekleştirdiğimiz projeler ve çalışanlara dokunan uygulamalarımız ile önemli bir gelişim kaydettik. Kendi isteği ile işten ayrılan çalışan dönüşüm oranımız son yedi yıl içerisinde yüzde 15’ten yüzde 7 seviyesine kadar geriledi. Bu oran önemli bir başarıya işaret ediyor.
MAPFRE, tüm dünyada çalışanlarının ve satış kanallarının kurumun stratejik hedeflerine katkıda bulunabileceği ve mesleki ve bireysel gelişimlerini sürdürebildikleri bir çalışma ortamı yaratma sorumluluğu üstleniyor. Eğitime gider kalemi olarak değil, büyük kârlılığı olan bir yatırım aracı olarak bakılıyor. Eğitim faaliyetleri global çapta faaliyet gösteren MAPFRE Üniversitesi çatısı altında yürütülüyor. İspanya, Brezilya ve ABD’deki fiziksel kampüslerin yanı sıra, dünyanın her yerindeki çalışanların gelişimlerine hizmet etmek amacıyla çalışanın kendi gelişimini kendinin planlayabileceği ve dilediği anda dilediği yerden ulaşabileceği bir mobil e-kampüs imkanı da sunuluyor.
Gelecek dönemdeki projeleriniz arasında neler var?
MAPFRE Sigorta olarak çalışanlarımızın kişisel ve profesyonel gelişimlerini desteklemek için çaba harcıyoruz. Geçen yıl çalışanlarımızın gelişimine katkı sağlamak, kendilerini ve yeteneklerini keşfetmelerine yardımcı olmak amacıyla “Ment To Be” mentörlük programını hayata geçirdik. Yetenek Yönetimi programı kapsamında düzenlediğimiz “Ment To Be” ile MAPFRE Sigorta bünyesinden seçilen mentörler, uzman oldukları konuları ve dijital becerilerini paylaşarak hem geleneksel hem tersine mentorluk ile çalışanların ya da yöneticilerin gelişimine destek oldu. Bu programa bu yıl da devam ediyoruz.
Yeni dönem için STEM (Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik) dallarındaki adaylara öncelik verilecek bir yetenek projesi planlıyoruz. Bu yıl ayrıca sadece engelli üniversite öğrencisi veya yeni mezun adaylara yönelik çok özel bir gelişim ve istihdam programı üzerine çalışıyoruz. Çeşitlilik politikamız kapsamında, beceri ve eğitim alanlarına göre ilgili departmanlara yerleştireceğimiz bu yeni işe alımlar için kapsamlı bir gelişim planı hazırlıyoruz.
Yorum yapmak ister misin?