İkna, hem sosyal hem de iş çevremizde oldukça önemli bir kavram. Bazen sadece yeterince ikna edici bir dil kullanmadığımız için bir iş fırsatını kaçırabiliyor ya da haklı olmamıza rağmen ikna etmeyi başaramadığımız için karşı tarafın sözünün geçtiği bir iletişim şekline hapsolabiliyoruz. İşte bu nedenle iknanın dili çok önemli. Peki, insanları en doğru şekilde nasıl ikna edebiliriz? Nasıl cümleler kurmalıyız? İşte uzmanlardan önemli tavsiyeler…
İkna kabiliyetinizin olmadığını mı düşünüyorsunuz? Aslında hepimizin ikna gücü var. Mesele sadece uygun dili kullanıp kullanmadığımızda bitiyor. J. Romm, “Dil Zekası” adlı çok satan kitabında iknanın diline dair önemli püf noktaları paylaşıyor. Verdiği en önemli örnek ise William Shakespeare’in ünlü oyunu Hamlet’ten tanıdık 3 kelime: Olmak ya da olmamak.
Kısa, vurucu ve akılda kalıcı cümleler
Romm, hemen hemen herkes tarafından bilinen bu cümlenin gücünün kısa, çarpıcı ve akılda kalıcı olmasından kaynaklandığını söylüyor. Atasözü ve deyimler de benzer bir mantığa sahip: “Bir taşla iki kuş”, “Ateş olmayan yerden duman çıkmaz”… Bu basit ama vurucu konuşma dili politikacıların da kullanmayı tercih ettiği bir dil. Kısa ve öz cümleler kuran politikacılar, bu sayede herkes tarafından anlaşılarak geniş kitlelere ulaşabiliyor.
Olumlu ve olumsuz cümle dengesi
Bir diğer önemli nokta ise cümlelerin kullanım şekli. Olumlu ve olumsuz cümleler bazı durumlarda aynı etkiyi yaratıyor. Sakın beyaz fili düşünmeyin! Ne düşündünüz? Beyaz bir fil değil mi? George Lakoff, “Fili Düşünme” adlı kitabında ikna sanatında cümlelerin içinde geçen kavramların da önemli olduğuna değiniyor. Satışta da sıklıkla kullanılan bu taktiğe şu örneği verebiliriz: Marketlerde genellikle yiyecekler için kurulan deneme stantları buna iyi bir örnek. “Ürünümüzü denemek ister misiniz? Bir şey almak zorunda değilsiniz” sorusunu hatırlamışsınızdır.
Sık tekrar
İkna dilini güçlendiren bir diğer özellik de sık tekrar yapmak. Tekrar öğrenmenin en büyük parçasını oluşturuyor. Basit, kısa ve bol tekrarlı içerikler beynimizde hemen kendine yer buluyor. Buna örnek olarak bazı pop şarkılarının nakaratlarının aklımıza hemen takılarak dilimizi meşgul etmesini verebiliriz. Amerikan Psikoloji Bilimi Kurumu’nda yayınlanan bir makaleye göre, bir bilgiyi sürekli tekrar etmek karşımızdakinin fikrini değiştirmek için geçerli ve önemli bir faktör.
Evet, iknanın dilinin kısa, vurucu ve bol tekrarlı bir dil olduğunu söyleyebiliriz. Bu dilin özelliklerine dikkat ederek siz de ikna gücünüzü artırabilirsiniz.
Yorum yapmak ister misin?