Liderlik ve yöneticilik aynı anlamı ifade ediyor gibi görünse de aslında durum böyle değil. Peki, en belirgin farklar neler? İyi bir yönetici her zaman iyi bir lider midir? Bu soruların cevabını ve daha fazlasını Girişimci ve İş yaşamı koçu Selmin Gök sizin için paylaştı.
Liderlik, son 20 yıldır iş dünyasının en popüler konularından biri. Liderlik nedir, ne değildir? Yöneticilikten ne farkı vardır? Hangi liderlik stili benimsenmelidir? Sosyoloji, felsefe, psikoloji, sinir bilimi gibi pek çok alanın konusu olan liderlik, mertebe olarak yüceltilirken; yöneticilik unvanı aşağı görülüyor veya hafife alınıyor gibi gözlemliyorum.
Yönetici, işi yöneten kişinin rolü dolayısıyla aldığı unvandır. Liderlik ise aynı kişinin tutumu ve yetkinliğidir. Bu iki kavram, farklı kişileri tarif etmez. Yönetici, işi yöneten kişinin çatı ismidir. Liderlik, koçluk ve mentorluk ise bu çatı ismin altında yer alan farklı şapkalardır. Yönetici; durumsal, dönemsel olarak bu şapkalar arasında geçiş yapar, bazen bu şapkaların birkaç tanesini aynı anda takar.
1560 yıllarından beri İngilizcede yer alan “manager” kelimesi “yönetmek” fiilinden türemiştir. İtalyancada “at terbiyecisi” anlamıyla kullanılmış, 1700’lü yılların başından itibaren ise “işi yöneten kişi” anlamında kullanılmaya başlanmıştır. Enteresandır ki dilimizde “idare etmek” olarak karşılığını bulan “manager” kelimesi, aynı zamanda göz yummak ve örtbas etmek anlamlarını da taşımaktadır. Örneğin; “Sen eskisin, idare ediversen ne olur” cümlesindeki gibi. Liderliğin kelime kökenine baktığımızda ise anglosakson eski bir İngilizce kelime olan “loedan, lithan” yani seyahat etmek kelimesinden geldiğini görürüz. Bu anlamda “liderlik” tam da kelime kökenin anlamı gibi bir “yolculuk”tur. Aynı zamanda lider, dönüşüm yolculuğuna öncülük eden kişidir.
Liderin gerekli ve önemli özellikleri arasında; ilham verme, büyük resmi görme, değer üretilmesini sağlama, strateji üretme, yenilikçilik, gelecek hayaline sahip olma ve bu hayal etrafında insanları birleştirme bulunur. Bu özellikleriyle lider, diğer insanlarda hayranlık uyandırır. Bununla birlikte, işi ve insanı yönetemiyorsa salt liderlik özelliklerine sahip olunması başarı için yeterli değildir. Süreçleri ve insanı kontrol etmesi, kaynakların verimliliğini gözetmesi ve karar alması gerekir. Aksi taktirde liderlik özellikleri boş ve havada kalır. Kişi sadece yöneticilik yaptığında ise statükocu, görev odaklı, kısa vadeli düşünen, iş listesi üzerinden ilerleyen biri olabilir.
Akıl kalbin, kalp aklın ikamesi değildir; birbirlerinin yerine geçemezler. Aklı kutsal sayıp kalbi unutursak can çekilir. Kalbi kutsal sayıp aklı yok sayarsak da yaşam pratiklerini (çalışmak, üretmek, karar vermek vb.) hedeflediğimiz düzeyde sergilemekte sıkıntı yaşarız. Liderlik ve yöneticilik için de aynı şey geçerlidir. Lider “Hizmetkar lider olayım, insanların ihtiyaçlarını ve beklentilerini karşılayayım” derken iş listesini tamamlamanın önündeki engelleri kaldırmazsa; varlığını bütünsel olarak ortaya koyamaz, başarıyı yakalayamaz, organizasyonu gitmek istediği yere taşıyamaz.
Peter Drucker “Yöneticiler işleri doğru yapar, liderler doğru işleri yapar” demiş. Organizasyonların, işi yapan ve doğru bir şekilde yerine getiren yöneticilere de ihtiyacı vardır. Aynı şekilde; kendi rolü için yapacağı işlerin ne olduğunu seçen, kendi üretkenliğini doğru yerde ve zamanda kullanan lider yöneticilere de ihtiyacı vardır.
Konuk Yazar: Selmin Gök / Girişimci- İş Yaşamı Koçu
Yazara ait diğer yazıları okuma için buraya tıklayabilirsiniz.