Birçok İK profesyoneli, yaptığı işin stratejik öneme sahip olduğunu düşünse de maalesef belli bir kesim halen bu düşünceden uzak. Stratejik bir İK yönetimi oluşturmak istiyor, ama nereden başlayacağınızı bilemiyorsanız, size önerilerimiz var.
İK profesyonellerinin belli bir bölümünün, işlerinin stratejik taraflarına yoğunlaşmamalarının farklı nedenleri olabilir. Elbette bu algının insanla, sektörle, kurumun vizyonuyla ilişkisi var. Aslında, kurum İK’ya ne rol vermiş olursa olsun, İK liderinin stratejik ortak olabilmek için yapması gerekenler var.
İK profesyonellerinin yetkinlikleriyle ilgili yapılan bir araştırmada, İK yöneticilerinin stratejik ortak olabilmeleri için “Güvenilir Aktivist” olmaları gerektiği ortaya çıktı. Bu kavramla kastedilen; özüyle sözü bir olmak ve verdiği sözü tutmak.
Güvenilir bir aktivist olmak için neye ihtiyaç var?
- İç müşterinize/dış müşterinize karşı güven kazanın.
- Etkileyici olun ve başkalarıyla iyi ilişkiler kurun.
Çoğu durumda, bu kavramlar teorik olarak anlamlıdır, ancak bunları kurumlarımızda nasıl uygulayabiliriz?
İnsan kaynakları çalışanı ve küresel ortamda çalışan liderler olarak, bu tür kavramların benimsenmesini kolaylaştırmak için pratik ve ilgili yöntemlere ihtiyacımız var.
Yöntem 1: Eylemlerinizin kelimelerden daha güçlü olduğunu bilin
Bu ilk yöntem, güvenilir bir aktivist olmanın tonunu belirler. Söylediklerinizden çok yaptıklarınız önemlidir. Yaptığınız şey her zaman büyük bir şey olmak zorunda değil, ancak taahhütlerinizi yerine getirmeniz güven oluşturur.
İşletmeye veya kuruma istediklerini her zaman veremeyebilirsiniz, ancak beklentileri etkili bir şekilde yönetir ve söz verdiğiniz şeyi yaparsanız, güvenilir bir aktivist olma yolundasınız demektir. Sonuç olarak; insanlar söylediğinizi yapacağınıza inanıyorlarsa, zaten yolu yarıladınız demektir.
Yöntem 2: Kurumu gerçekten anlayın
Yapılan araştırmalarda sık sık, “Bir İK uzmanı olarak, işi daha fazla anlamak istiyorum.” deniyor. “İşletmeyi daha iyi anlamak için hangi adımları attınız?” sorusuna ise maalesef tatmin edici bir cevap verilemiyor.
Müşteri hizmetleri eğitiminde, müşteriyle ilk temasta bulunan personellere; “Kendinizi müşterinin yerine koyun” önerisinde bulunulur. Aslında İK’nın desteklediği alanlarda da aynısını yapmak gerekiyor. Kurumun finansal kaynaklarını anlamak, İK profesyonelleri için önemli bir beceridir. Finansal raporları nasıl etkili bir şekilde gözden geçireceğinizden emin değilseniz, şirketinizdeki finansla ilgili liderinizle görüşmenizi veya finans eğitimi almanızı tavsiye ederim.
Yöntem 3: Sabırlı olun
Şu ana kadar sunduğumuz öneriler elbette ki bir anda etki göstermeyecek. Değişimi görmek için zamana ihtiyacınız olduğunu bilin ve sabırlı olun. İK’da güçlü bir temel oluşturmak için zaman ve çaba harcamak zorunda olduğunuzu unutmayın.
Konuk Yazar: Hakan Selahi/İK danışmanı ve eğitmen
Kaynak: RBL Group