Performans Değerlendirme, bir çalışanın iş performansını belirli kriterler doğrultusunda ölçüp, bu doğrultuda geribildirim verilmesini ifade eder. Bu süreç, çalışanların güçlü ve gelişime açık yönlerini belirlemek amacıyla yapılandırılır.
Performans Değerlendirme, yani PD, işletmelerin çalışan verimliliğini ve etkinliğini artırmayı amaçlayan stratejik bir süreçtir. Tarihsel olarak bakıldığında, bu kavramın kökenleri 20. yüzyılın başlarına dayanır ve o günden bu yana sürekli evrim geçirmiştir. Günümüzde PD, yalnızca bir değerlendirme aracı olmaktan öte geri bildirim ve gelişim aracı haline gelmiştir. Modern yaklaşımlar, geleneksel yıllık değerlendirme yerine, düzenli geribildirim ve gerçek zamanlı performans izlemesi üzerine yoğunlaşır. Örneğin, bazı şirketler 360 derece performans değerlendirme sistemi kullanarak, çalışanın yalnızca yöneticisi değil, meslektaşları ve astları aracılığıyla da değerlendirildiği daha bütüncül bir yaklaşım benimser.
Performans Değerlendirme, bir kuruluşun başarısının temel yapı taşlarından biri olarak kabul edilir. PD, çalışanların hedeflerine ulaşabilmesi için gerekli gelişim alanlarını belirler ve buna yönelik rehberlik eder. Bu süreç, hem bireysel hem de kurumsal düzeyde verimliliği artırabilir. Müşteriler açısından bakıldığında, iyi performans değerlendirme, müşteri memnuniyetini artırarak dolaylı olarak müşteri deneyimine katkı sağlar. Aynı zamanda çalışanların motivasyonunu yükselterek iş yerinde daha pozitif bir atmosfer yaratır.
Bir üretim firmasında çalışan Ahmet Bey, son üç ayda gösterdiği performanstaki artış nedeniyle performans değerlendirmeye alınır. Yöneticisi Ahmet Bey’in hedeflerini düzenli olarak aştığını ve takım çalışmasına olan olumlu katkılarını değerlendirir. Bu değerlendirme sonucunda Ahmet Bey'e terfi teklif edilir ve ayrıca liderlik atölyelerine katılması önerilir. Bu örnek senaryo, kişisel gelişim fırsatları sunmanın yanı sıra çalışanların katkılarının tanınması yoluyla motivasyonu artırmanın nasıl mümkün olabileceğini göstermektedir.