Stok Devri, bir işletmenin belirli bir dönem içinde sahip olduğu stokları kaç kez sattığını veya tükettiğini gösteren bir ölçüttür. Bu, stok devir hızı olarak da bilinir ve genellikle maliyet kontrolü ile ilişkilendirilir.
Stok devri oranı, işletmenin stok yönetimini ne kadar etkili bir şekilde yürüttüğünü ölçmek için kullanılır. Genellikle bir formül ile hesaplanır: Stok Devri Oranı = Satışların Maliyeti / Ortalama Stok. Stok devir hızının yüksek olması, stokların hızlı bir şekilde satıldığını ve işletmenin iyi bir nakit akışı sağladığını gösterir. Aksine düşük bir devri hızı, stokların depoda fazla kalmasına ve dolayısıyla yüksek depolama maliyetlerine yol açabilir. Tarihsel olarak, stok devri kavramı, işletmelerin maliyetlerini düşürme ve kârlılıklarını artırma amacıyla daha iyi envanter yönetimi stratejileri geliştirmeleri gerekliliğinden doğmuştur. Günümüzde, özellikle hızlı tüketim malları sektöründe, stok devri oranları sürekli izlenir ve optimize edilir. Farklı yaklaşımlar arasında, JIT (Just in Time) yani Tam Zamanında üretim modeli, stokların minimum düzeyde tutulması için bir yöntem sunmaktadır.
Modern satış süreçleri içinde stok devrinin önemi büyüktür. İşletmeler için doğru stok seviyelerini korumak, talebi zamanında karşılamak ve müşteri memnuniyetini artırmak üzere kritik bir faktördür. Yüksek stok devir oranlarına ulaşmak, işletmelerin nakit akışlarını düzenler ve gereksiz stok maliyetlerinden kaçınmalarını sağlar. Bu, aynı zamanda müşteri hizmetini geliştirir çünkü müşteriler, aradıkları ürünleri sürekli mağaza raflarında bulabilirler. Stok devri verimli yönetildiğinde, hem işletmelerin kârlılığını artırır hem de stokla ilgili riskleri minimize eder.
Bir süpermarket zinciri, yüksek çatışan talepleri karşılayabilmek için stok devri analizini kullanır. Yaz aylarında artan dondurma talebinden dolayı, stok devri oranlarının düşük olduğu kış aylarında fazla dondurma stoğu yapmaktan kaçınılır. Bunun yerine, mevsimsel talep tahminleri ve stok devri oranlarını dikkate alarak stoklama stratejileri geliştirilir. Bu yaklaşım, hem talep dalgalanmalarına esneklik kazandırır hem de depo maliyetlerini düşürür.