İmar, bir yerleşim alanının düzenlenmesi, yapılaşma koşullarının belirlenmesi ve bu alanın sosyal, ekonomik ve çevresel ihtiyaçlara göre planlanmasıdır. Yerel yönetimlerin, bölgenin sürdürülebilir ve yaşanabilir olması için düzenlemeler yaptığı bir süreçtir.
İmar, şehirlerin ve kasabaların gelişimini şekillendiren bir süreçtir. Osmanlı Devleti döneminden bu yana imar düzenlemeleri yapılmakta olup, modern dönemde ise planlı şehirleşmenin temelini oluşturur. İmar, coğrafi bilgi sistemleri (CBS) gibi teknolojilerle desteklenerek daha verimli ve etkili bir hale gelmiştir. İmar planlaması, genelde üç ana kademeden oluşur: nazım imar planı (NİP), uygulama imar planı (ÜİP) ve detay projeler. Dünyada farklı şehir plancılığı yaklaşımları ve kentsel tasarım trendleri, imarın şehir hayatındaki etkilerini çeşitlendirmiştir.
İmar süreçleri, modern inşaat ve gayrimenkul sektörü için kritik bir rol oynar. Şehirlerin düzgün bir şekilde büyümesi için yapılaşmanın kontrollü bir şekilde gerçekleşmesi sağlanır. İmar, bölgenin nüfus yoğunluğu, altyapı ihtiyaçları ve çevresel koruma gibi faktörleri dikkate alarak, sürdürülebilir bir kentleşme süreci sunar. Örneğin, yeşil alanların korunması ve ulaşım altyapısının düzgün planlanması, şehirde yaşayacak bireylerin yaşam kalitesini artırır.
Bir şehirde yeni bir konut bölgesi oluşturulması planlanıyor. İlgili yerel yönetim, bu bölgedeki nüfus yoğunluğunu, ulaşım ağını ve mevcut altyapıyı göz önüne alarak bir nazım imar planı hazırlıyor. Bu plan ile bölgeye ne tür inşaatlar yapılacağı, yeşil alanlar ve sosyal tesislerin nerelerde konumlandırılacağı belirleniyor. Uygulama imar planları ile daha ayrıntılı bina düzenlemeleri yapılıyor ve bölge için gerekli olan altyapı hizmetleri planlanıyor. Bu süreçte CBS teknolojileri ile alanda en uygun yapılaşma düzeni tüm faktörler göz önünde bulundurularak belirleniyor.