İcra kesintisi, bir bireyin veya kuruluşun borcunu ödememesi durumunda, yasal merciler tarafından maaş, gelir veya bankadaki paralarından borç taksitinin kesileceği miktarın belirlenmesi sürecidir.
İcra kesintisi, borçluya yasal olarak bildirilmiş bir borç geri ödeme emrinin yerine getirilmesi sürecini ifade eder. Bu kesinti, genellikle mahkeme kararıyla başlatılır ve kişinin maaşından veya banka hesabından otomatik olarak belirli bir miktar düşülür. Tarihsel olarak, icra kesintisi, borç verenlerin alacaklarını güvence altına almak amacıyla kullanılan bir yöntem olmuştur. Modern dönemde, bu süreç daha fazla dijitalleşmiş ve hızlı işlemler için elektronik icra yöntemleri devreye girmiştir. Farklı ülkelerde ve yasalar altında icra kesintisi oranları ve yöntemleri değişiklik gösterebilir.
İcra kesintisi modern satış süreçlerinde alacak yönetiminin önemli bir parçasını oluşturur. İşletmeler için, alacaklarını düzenli ve yasal bir çerçevede tahsil etmeyi sağlar. Müşteriler açısından bakıldığında, bir borçtaki gecikmeyi önlemek için düzenli ödeme hatırlatıcısı işlevi görür. Modern dijital bordro sistemleri ve otomatik ödeme takibi sayesinde, icra kesintileri hem daha hızlı hem de daha verimli bir şekilde uygulanabilir. Bu süreç, özellikle finansal piyasalarda güveni artırırken, işletmelerin sürdürülebilirliklerini ve likiditelerini de güçlendirir.
Bir çalışan, iki yıl önce aldığı bir tüketici kredisi geri ödemesini zamanında gerçekleştiremez. Banka, borçlunun çalıştığı kuruma bir icra takibi başlatır ve yasal yollarla belirli bir miktar maaştan kesilerek kredi borcuna sayılmak üzere tahsil edilir. Çalışan, bu durumu işverenin bordro departmanı aracılığıyla düzenli olarak alacak yönetimi sistemine bildirilir ve kesintiler belirlenen süre boyunca devam eder. Bu senaryo, bir icra kesintisinin maaş ödemeleri üzerinde nasıl uygulandığını gösterir.